İzlerini tek tek
Bulup biriktirip saklamalı
Yiterse kötü
Unutulursa yazık
Gün karanlığında
Kokusu pembe damarlı
Ne de sokulgan
Üflesen uçuverecek
İnsan olsa içi sızlardı
Ama bu tepeden tırnağa çiçek.
Öz ve biçim öldürallah bu
Başka oylumları hiç andırmayan
Şöyle desek: Dalgakıran bir sevi
Kurgusu kıvrak o zarlar gibi
Titreşimli ısın
Beni de bencilliğimi de tozutan yaba
Demek yarın çatkapı geleceksin
Amen ne iyi
Seni sevmekle yerden göğe haklıymışım
Sen beni yerden göğe
Kim kime gerneşiyor
Küs ülke baharında
Hani şu sözünde duran kadınlar
Ortalığa ekmek dittim
Üfledim tabladaki külleri
Sahanları çerçeveleri kurukuruya oğmam
Seni sevmek değil de ne
Seni
-yolcuyum yaka/paça-
Bir daha görsem seni
Sevi tuz
Yarıncıl tüm düşlere şimdiden ekili
Ama dağbaşı ama göl ama tarla çorak
Defolup gidesim geliyor
Seni hiçliyebilsem yalnız.
İstanbul'un en çürük çınarına tırmanıp kanatsız kuşlarınan
Günola yeniden doğarım mı?
Ortalık insanca kudurur
Sevi göçüp gitti miydi.
Kurdeşene yakın otta bir de çiçekbozuğu örümcek ağı
Çünkü tez ağarır insansızlıktaki çatlak kıl
İnanın tüm bunlar ne bir incehastalık nefesdarlığı değil
Ancak basurlu düşlere sığan bir yılancık kırağı.
Carlos Fuentes
İskender Pala
Martin Lings
Jamie McGuire
Erdal Demirkıran
Ayfer Tunç
Leonard Cohen
Arthur Rimbaud
Elizabeth Noble
Noam Chomsky