''Delisin sen.'' Ellerimi sırtına koyup onu kendime çektim. ''Sana acayip klişe bir laf söyleyeceğim şimdi, sıkı dur.'' Elini çenemde gezdirdi. ''Hazırım.'' ''Deliyim ama sana deliyim.''

''Kökenlerin bazı acayip yetenekleri var,'' diye açıkladım gözlerinin fal taşı gibi büyümesini seyrederek. ''Sana fark ettirmeden düşüncelerini okuyabilir.'' Dee'nin yüzü beyazdan kiraz kırmızısına dönüştü. ''Aman Tanrım.'' ''Ne oldu?'' Ellerini yüzüne vurdu. ''Biz aşağıdayken onu hep çıplak hayal ettim.''

''Hep en güzel insanların, gerçek anlamda hem içi hem dışı güzel olanların, sessizce bunun etkisinden bihaber olanlar olduğunu fark ettim.Sahip oldukları güzelliği savunanlar elindekini boşa harcamıyorlar mı ? Güzellikleri sadece gelip geçici, sadece gölgeleri ve hiçliği saklayan bir kabuktan başka bir şey değildir.''

Sık sık hastanelere gitmek gibi bir âdetim yoktu. Country müzikten ne kadar nefret ediyorsam hastanelerden de o kadar nefret ediyordum.

Gittiği an onu özlemiştim. Ev onsuz çok fazla sessizdi.

İnternetimin bağlanması, seksi bir çocuğun popoma bakıp telefon numaramı istemesinden daha çok mutlu etti beni.

"Çabala," demişti annem. Çabalayınca insanın başına bunlar geliyor işte.

Safkanlar ; son derece güçlü bir ırktı . Dört elementi (hava , su , ateş ve toprak) iradeleriyle kontrol edebiliyor , saf gücü manipüle ederek sihirlere ve ikna büyülerine dönüştürebiliyorlardı . Safkanlar becerilerini asla başka bir safkana karşı kullanmazlardı . Böyle yapmak hapsi boylamak , hatta bazı durumlarda ölüm demekti. / SAYFA 12

Kim beni suçlayabilirdi ? Aiden...cazibenin vücuda gelmiş haliydi . Kah onun adaleli kollarına ağzımın suyu akarak bakıyor , kah bu kadar çevik hareket etmesini kıskanıyordum . Ama onun tek becerisi , ağzımı hayretten açık bırakmak değildi . Hayatımda bana karşı bu kadar sabırlı ve hoşgörülü başka birini hiç tanımamıştım. / SAYFA 105

Kim beni suçlayabilirdi ? Aiden...cazibenin vücuda gelmiş haliydi . Kah onun adaleli kollarına ağzımın suyu akarak bakıyor , kah bu kadar çevik hareket etmesini kıskanıyordum . Ama onun tek becerisi , ağzımı hayretten açık bırakmak değildi . Hayatımda bana karşı bu kadar sabırlı ve hoşgörülü başka birini hiç tanımamıştım. / SAYFA 105