Birisinin ağzından çıkan, üç yüz kilometre uzakta doğmuş başka birine hiçbir anlam ifade etmeyen kelimeler dünyayı yönetiyordu. Bir sürü harf, ses, cümle, tiyatro, şarkı sözü... s.66
Hiçbir şey yapmadan da sanatçı olunur. Hiçbir şey üretmeden. Sadece hayatı bir sanat haline getirerek de sanatçı olunur. s.143
Yaşama hastalığı... Bir çeşit alerji. Oksijene. s.331
Bitkilerin hayatının insanlarınkinden çok daha ilginç olduğuna eminim. En azından, onlarda karakter denilen işe yaramaz bir bölüm yoktur! Dolayısıyla birbirlerinden nefret etmeleri için bir neden bulamıyorlardır. s.384
Hep aynı sözü tekrarlardım kendime: Bir şey aramayan asla kaybolmaz!
Hepsi yaralar, sonuncusu öldürür !
İntihar nefsi müdafaaydi. Ama bunu başka birinin yapması cok daha asildi.
Onu sevdiğimi söyleyemem çünkü duygularım yok ama hayattaki tek bağımlılığım olduğunu itiraf edebilirim...
Ölümsüzüm ben . Ölene kadar.
Yanıtı olmayan bir soru olarak geldim dünyaya. Ve sorusu olmayan bir yanıt gibi de gidiyorum.
Tuna Kiremitçi
Marguerite Duras
J. G. Ballard
Mihail Afansyeviç Bulgakov
Muhammed Bozdağ
William Shakespeare
Desiderius Erasmus
İmam Gazali
Markus Zusak
Sinan Akyüz