- Zayıf ya da güçlü halkıyla bütün bu dünya, yoksulların kulübeleri veya kodamanların gösterişli saraylarıyla bütün bu yapılar, bütün bunlar, bu alacakaranlık altında, koyu mavi gökte hafif bir buğu gibi biraz sonra silinip gidecek bir masal düşüydü sanki...
- Duvarı yıkmaya gücüm yetmiyorsa kendimi parçalayacak değilim elbette. Ama önümde duvar var diye boyun eğmeyi de kabullenemem.
- Fakat insanlar sistemlere, bazı soyut kavramlara o denli bağlıdırlar ki, sadece mantıklarını haklı çıkarmak için gerçekleri göz göre göre değiştirmeye, gözlerini kapayıp kulaklarını tıkamaya razıdırlar.
- Zaman durdurulamaz. Bu bizim sırtımızdaki en büyük yük ve en büyük mücadelemiz bu yüke rağmen yaşayabilmek.
- Bizler arzu edilenden ziyade arzu etmeye aşığızdır.
- İnsanın kendisinin de bir taraf olduğu bir ilişkiyi tarafsız olarak incelemek kolay değil.
- İnancın alevi, ölüm korkusu, unutulma ve anlamsızlık gibi bitmek tükenmez bir yakıtla besleniyor.
- İnsanın yöneldiği tek hedef, hedefini elde etmek için harcadığı sürekli çabadır, başka bir deyişle yaşamın kendisidir. Oysa hedef iki kere iki dörtten, bir formülden başka bir şey olamaz; iki kere iki dört ise yaşam değildir, beyler; ancak ölümün başlangıcıdır. İnsan iki kere iki dörtten, en azından bir korku duymuştur. Evet, insanın tek yaptığı şey, iki kere iki dörtlerin peşine düşmek, okyanusları aşmak, bu uğurda seve seve yaşamını vermektir; ama öbür yandan aradığını bulacağı için de ödü patlar. Çünkü bulursa arayacak başka bir şeyi kalmayacağını hissetmektedir. İşçiler işlerini bitirince para alırlar, daha sonra da gidecekleri bir meyhane, düşecekleri bir de karakol çıkar nasıl olsa. Peki ama bizler nerelere gideriz? Onun için hedefe her varışta bir tedirginlik duyulur. İnsanoğlu amacına doğru ilerlemeyi sever; fakat amacını elde etmeyi değil. Çok gülünç bir durum doğrusu. İnsanın yaradılıştan gülünç bir varlık olmasındadır bütün terslik zaten. İki kere iki dört çekilmez bir şey. İki kere iki dört, bana sorarsanız, bir küstahlıktır. İki kere iki dört, ellerini böğrüne dayayarak yolumuzu kesen, sağa sola tükürük atan bir külhanbeyinin ta kendisidir. İki kere iki dördün yetkinliğine -mükemmelliğine- inanırım; ama en çok övülmeye değer bir şey varsa, o da iki kere ikinin beş etmesidir..
- "Mantığın durduğu yerde şeytan yardım eder."
- "Ama toplum, muhafazakarlık görevini yerine getirmek için çok kez bu insanları asıp kesiyor ya da her türlü hareket imkanından mahrum ediyor. Ama yine aynı toplum, bir nesil sonra bu astığı insanların anıtını dikip onlara tapıyor... İlk bölüm şimdinin adamıyken, ikinci bölüm, hep geleceğin adamıdır. Birinciler dünyayı korur ve onun nüfusunu çoğaltır, ikincilerse onu hareket ettirir ve asıl amacına doğru yürütürler."