- Ben de kalkıp gitmeliyim buradan. Anıların arasında dönüp dolaşacağıma, ayağa kalkmalı, silkinmeliyim. Torbamı, çantamı toparlayıp yollara düşmeliyim evime doğru. Penceresinde kimsenin yolumu gözlemediği, bir kedinin dahi beni beklemediği evime gitmeliyim... "
- En onulmaz yaraları bile onaran bir dermandı zaman, Lokman Hekim'di...!
- "Bir şeyi daha fark ediyorum; bir çocuk hayatının ilk beş on yılını nerede geçirdiyse, o yerin gönlünden ve beyninden sökülüp atılması mümkün değildir. Dünyanın en çirkin, en ilkel köşesi bile olsa büyüdüğü yer hep sevgiyle hatırlanacaktır, ömrünün sonuna kadar..."
- Kaderci olmak doğru olmayabilirdi ama insanın durumunu kabullenmesine yardımı oluyordu...
- Umut, yeniden umut! Her yeni can bir umuttu. Her yeni gün bir umuttu.
- Ölüm, uzaktayken korkutmuyordu insanı. Ama tam karşınızda durup gözlerinizin içine baktığında, hemen kurtulmanız gereken amansız bir düşmana dönüşüyordu.
- Hiç olmazsa ben elimden geleni yapmıştım. Hayallerimin peşinden gitmiştim. İleride bir gün, aşk nedir diye sorarlarsa bana, Işık adında biri, diyecektim, ilk görüşte vurulduğum, peşine düştüğüm, yaklaştığım ama hiçbir zaman kavuşamadığım...
- En karamsar durumlarda bile küçük ve anlık şeylerle mutluluk duyabiliyor demek ki insan!
- Yalan su gibidir, yolunu buldu mu çıkar açığa..
- Oysa, kâbus görmemiştim. Kâbus olmasını umut ettiklerim gerçekti.