Yazan yazdığının görülmesini ister, roman ya da tek kelime. Sonra görüldüğünü bilmek ister. Üstelik gören de gördüğünün bilinmesini ister. Tam bir dairesel oluştur bu. Tahta masaya tek kelime, biri okusun, kim okursa. Tahta masaya kazılmış yazıyı okurum ve okuduğumun onu yazan tarafından bilinmesini isterim. Neden? Bir daha asla karşılaşmayacağımızı bildiğimiz halde biz iki isimsiz, yazan ve okuyan, hızla geçişen iki trenin penceresinde belirirken hayallerimiz, en güzel yüzümüzü takınır, kendimize çeki düzen veririz. Görmekte ve görülmekteyiz. O bizi görerek, bizim varlığımızı onaylarken, biz de onu görerek onun varlığını onaylarız ve bunun karşılıklı bilinmesini isteriz. Görülmek istemek, yaradılışın esâmisinden bir şelâle gibi döküle döküle bize kadar inmektedir. Bir bilinçte yer almaktır bütün mesele. Bu yüzden görmek ve görülmek mühim bir şeydir.
Diğer Nazan Bekiroğlu Sözleri ve Alıntıları
Niye ki bunca acı?
Dünya imtihan yeriydi belli, bu da bir sınav, amenna.
Bu kadar sert sınanmak için ortada çok büyük bir aşkın olması gerekti; Allah'ın kuluna aşkı. Ne kadar çok sevildiğini mi bilmek istiyordu?
Ve ki bunca sert bir sınavı da ancak kulun Allah'a duyduğu aşk katlanılır kılabilirdi. Dünya cennet değildi, evet; olsaydı cennetin ne anlamı kalırdı?
"İşte bu dünyadaki her şey o kadar gölge. Perdenin bu tarafında hepimiz birer gölgeyiz aslında. Oyun bittiğinde bir püf!, mum söner. Oyun biter. Bütün suretler de karagözcünün kutusunda bir araya konur, kaldırılır. Geriye ne suret kalır ne perde."
Ey sıkıntı şiddetlen nasılsa geçeceksin.
Zaman sana hiç ummadığını ve biriktirmediğini getirir.
Hz.Ömer(ra)
kimselerin aklı ermez
çay sohbeti hikmetine
çünkü ezelde uğramış
mürşidinin ülfetine
lezzeti cennet şarabı
şad eder içen harabı
gönülde hikmet kitabı
dolar bu çay sohbetine
lezzetini içen bilir
dü cihandan geçen bilir
türlü mercan saçan bilir
gelin bu çay sohbetine
HOCA AHMET YESEVİ
" Tepeden tırnağa çamursun Adem ilk bakışta . Toprağın topraklığına batmış gibisin .Ama bu halinle kıymetlisin . Çünkü bu halini aşabilirsin . İçindeki kutsal ruha sahip çıkabilirsin . İşte o zaman melek değil ama melekler gibisin .Ve ey Adem , unutma , böyle bir tartıda melek gibi olmak melek olmaktan ağır çeker . Çünkü sen o iki şey arasında özgür irade - bilinçli seçimsin..."
Yalnızlık aşkın vekaletidir.
Ölüm aşkın kefaretidir.
Her aşk bir baş götürür.
kaza vardır kaderin gerçekleştiği anda...
Elini göğsünün üzerine koydu.
Sanki, dedi, bak tam şuramda, sol yanımda, kalbimin altında bir yer eksik kalıyor. Sonra bu kadarla kalmıyor, o eksiklik bütün ruhuma doluyor. Ne yapsam eksilmiyor ne yapsam dolmuyor.
Bahçelerde mor meni
Verem ettin sen beni
Ya sen İslam ol ay gız
Ya men olam Ermeni
Michel Foucault
Meltem Arıkan
Neil Gaiman
Jack London
Adalet Ağaoğlu
Panait Istrati
Isabel Allende
Friedrich Engels
Johann Wolfgang von Goethe
Pucca