Tanrı insanı yaratırken, diğer canlılar gibi doğumundan ölümüne kadar her şeyiyle planlanmış bir robot olmasını istememiş, yapacağı şeylere kendisinin karar verebilmesi yeteneğiyle donatmıştı. Özgürlük bu şekilde doğmuştu. Ama Tanrı'nın kendisine verdiği bu yetenek sonucunda insan, Tanrı'nın yapılmasını istemediği kötü şeyleri yapmayı, hatta kendisi yeni kötülükler yaratmayı seçebilecekti. Bu da şeytanın varlığının temel nedeniydi. Böylece kötülük, özgürlüğün çocuğuydu ve insan tarafından yaratılmıştı.
Diğer Mario Vargas Llosa Sözleri ve Alıntıları
- .....diğer bir deyişle bu çekici ve sömürücü mesleğe gönül verenler yaşamak için yazmazlar, yazmak için yazarlar.
- Edebiyatın çoğunluk için bir şey ifade etmediği ve yasa dışı bir iş gibi toplumsal yaşamın kıyısında güçbela hayatta kaldığı ülkelerde birçok gencin mesleki hayallerini hüsrana uğratan bir kötümserlikti bu.
- Gerçek gerçeklikle, yaşadığı yaşamla barışık biri kendini böyle fani ve hayali bir işe -yani kurmaca dünyalar yaratmaya- neden adar?
- Kurmaca eserlerin (bilhassa en etkililerin) betimledikleri yaşam asla onu hayal eden, yazan, okuyan ve öven kişilerin gerçekten yaşadıklarıyla aynı değildir, tam tersi, gerçekte yaşayamadıklarını yapay yoldan yaratmak zorunda kaldıkları bir kurmacadır.
- Ayrıcalıklı ve ayrıcı bir fedakarlık, önüne başka hiçbir şeyin geçemeyeceği bir öncelik, kurbanlarını (kutlu kurbanlarını) köleye dönüştüren özgürce tercih edilmiş bir uşaklıktır.
- Yazmak bir yaşam biçimidir.
FLAUBERT - Bence yaşam -büyük laflar ettiğimin farkındayım- yazara bilincinde ve bilinçaltında iz bırakan belli deneyimler üzerinden konular dayatır, sonra da onları öykülere dönüştürerek başından atabilmesi için yazarı kışkırtır.
- Her roman sahici gibi görünmeye çalışan bir yalandır.
- Edebiyat bütünüyle yapaydır, ama büyük eserler bunu gizlemeyi becerirler, vasat eserler ise açık verip kendilerini belli ederler.
- Uyanmıştı ve dinozor hâlâ oradaydı...