Gün geçmiyordu ki, elime aldığım bir gazetede - AlıntıSöz

Gün geçmiyordu ki, elime aldığım bir gazetede memleketim hakkında yeni bir idam hükmüne rastgelmeyeyim. Gün geçmiyordu ki, bir umumi mecliste veya bir konferans salonunda Türk ırkının manevi şahsiyetini çamurdan çamura sürüklenir görmeyeyim. Gün geçmiyordu ki, bir mağazada, bir lokantada Türk olduğum anlaşılınca acı bir istihza (gizliden alay etme) veya ağır bir hakaretle karşılaşmayayım. Nihayet, itilaf memleketleri matbuatının ve bunlara yardakçılık edenlerin şeni (alçakça) propagandaları dünyanın her tarafında olduğu gibi bu bağımsız şehirde kamu kesimi düşüncelerini bizim aleyhimize o derece kışkırtmıştı ki, bir sokaklarda, mahalle çocuklarının bizi taşlamadıkları kalıyordu. Makak (Macaque) -yani bir nevi şempanze maymunu- bizim lakabımızdı ve bunu, gazeteler, bizden bahsederken, sık sık kullandıkları gibi, halk arasında bazı kimselerin ele yüzümüze haykırdıkları oluyordu ve gönül verdiğimiz genç kızlar Türklüğümüzü sezince bizden iğrenip kaçıyordu. İşte, o şehrin bu cehennem atmosferi içinde, bir gün, yılgın ve çekingen dolaşırken, gözlerim, ansızın, bir gazete satıcısının sergisinde, bir sürü gazete adı ve başlıkları arasında, iri harflerle dizilmiş şu satıra ilişiverdi: Bir Türk generali itilaf kuvvetlerine karşı yeniden harbe hazırlanıyor. Titreyerek gazeteyi aldım. Yürürken, okuyorum: Mustafa Kemal Paşa adında bir Türk generali...

Diğer Yakup Kadri Karaosmanoğlu Sözleri ve Alıntıları