Genç kızlar her türlü aptalca şeyi umut ederler Sayuri. Umutlar tıpkı saç tokaları gibidir. Kızlar çok sayıda takmak ister. Yaşlandıklarında ise bir tane taksalar bile aptal gibi görünürler.
Diğer Arthur Golden Sözleri ve Alıntıları
- Bizi bırakanları hatırlamak için bir şeyler saklamalıyız her zaman.
- Bizi bırakanları hatırlamak için bir şeyler saklamalıyız her zaman.
- Genç kızlar her türlü aptalca şeyi umut ederler Sayuri. Umutlar tıpkı saç tokaları gibidir. Kızlar çok sayıda takmak ister. Yaşlandıklarında ise bir tane taksalar bile aptal gibi görünürler.
- "Asla savaştığım adamı yenmeye çalışmam. Onun güvenini yenmeye çalışırım. Şüphenin bulaştığı zihin zafere odaklanamaz. İki adam eşittir-gerçek eşit- ama ancak eşit güvenleri olursa."
- Cem yılmaz, "erkekler vücutlarında bir deli ile yaşıyor" derken hepimiz güldük. Geyşalar ise "erkekler vücutlarında bir yılan balığı ile yaşıyor" diyorlar. Mağarasını arayan bir yılan balığı.. Afilli bir söz değil mi? Kitap bence harikaydı. Kurguya bayıldım. Yazarın hikayeyi veriş şekli de çeviri de guzeldi. Geyşa kavramı konusunda genel olarak bilinen şey, bir kadının bir erkeği mutlu etmek adına adamın istediklerini sorgusuz yerine getirmesidir muhtemelen. Benim kitabı okumadan önceki düşüncem de buydu. Ama çok farklıydı okuduğum. Öncelikle geyşalar, Japonya'da yaygın olan Çayhanelerde erkekleri sohbetleriyle eğlendiriyorlar, bir iş toplantısına yada bir geziye evli veya bekar farketmeksizin erkeklere eşlik etmek için getiriliyorlar. En tuhaf geleni adamlarla tuvalete kadar gidip işlerini bitirmelerini bekleyip tekrar otudukları yere geri dönmeleriydi benim için. Tabi bir de ayakkabı giydirme olayı söz konusu:) Bunların hepsi para karşılığı yapılıyor. Günümüzdeki eskortlardan farkı yok. Ancak bir adam geyşanın "dannası" olursa ona dokunabiliyor. O durumda da geyşanın tüm ihtiyaçlarını karşılaması gerekiyor. Bağlı olduğu Okiya'ya(geyşayı yetiştiren ev) para yardımı yapmalı aynı zamanda. Daha bir çok ayrıntı var. Okudukça şaşırdım, sinirlendim. Feminizm ile öyle zıt ki. Bir kadın olarak çoğu şey gururuma dokundu.(yine kapıldım işte, girdim kitabın içine geyşa oldum kendimce. sonra senden geyşanın g'si olmaz dediler, attılar beni) Kitapta anılarını anlatan geyşa, Sayuri. Geyşa olana kadar çocukluktan itibaren başından geçenler, geyşa olduktan sonraki duygu karmaşası, yapılan hatalar.. 2.Dünya Savaşı nedeniyle yıkılan ve sonra topallayan Japonya.. Kitaptan çıkarılacak çok fazla ders vardı. Herkesin kendinden bir şeyler bulacağını düşünüyorum. Tavsiye ederim
- Amiral bana kazanmaya alışık bir adam gibi görünüyordu. Sonunda birisi ona başarının sırrını sordu. "Asla savaştığım adamı yenmeye çalışmam. Onun güvenini yenmeye çalışırım. Şüphenin bulaştığı zihin zafere odaklanamaz. İki adam eşittir. Gerçek eşit ama ancak eşit güvenleri olursa."
- "Bir tahtayı kırmak istediğinde," dedi Mameha. "Ortada bir çatlak açmak yalnızca birinci adımdır. Tahta ikiye ayrılana kadar üstünde zıpladığın zaman başarı gelir."
- Deniz kudurmuştu, kaya gibi dalgalar, keskin bıçaklara dönüşüyordu. Bana, Dünya da benim hissettiklerimi hissediyormuş gibi geldi. Hayat, bir saniye önce orada olan şeyleri sürekli alıp götüren ve orada boş, tanınmaz bir şeyler bırakan bir fırtına mıydı?