- Çok basit hesaplara alet edilmek istemiyor Hikmet.
- Hikmet, herkes namına, hepsinin yaşantısını öldüresiye sıkıcı buluyor. Onların yaşamadığı sıkıntıyı, sanki onlar adına hikmet duyuyor. Bu nedenle bitiremiyor belki yaşantılarını; sonuna kadar yaşayamıyor. Belki de değil. Belki de bi yaşantıyı sonuna kadar sürekli izlemenin, bitirmenin, bir çeşit ölmek olduğunu hissediyor. Yarım yaşantılar sürerek bütün ölümlerden kaçıyor.
- Bende bütün duygular senin bu inatçı duygusuzluğuna karşı gelişti.
- Bana gelince her şey böyle zavallı ve derme çatma oluyor.
- Ağzının, güzel dudaklarının kenarında bir gülümseme yaratmak için, ne uzun yollardan geçiyorsun. Kendinden veriyorsun ve durmadan eksiliyorsun. Oysa bazı insanlar, oldukları gibi kalarak, elde ederler istediklerini. Ben, kanımı damla damla süzerek veriyorum.
- Biz her şeye hayret eden bir millet olduğumuz için albayım, sevinç ve şaşkınlıkla ellerimizi çırpıyoruz. Zaten biz her zaman alkışlarız. Beğensek de beğenmesek de, oyumuzu versek de vermesek de, her şeyi oyun sandığımız için durmadan el çırparız. Ruh bilimciler de öyle söylüyor: Çocuk kalmak iyiymiş.
- sen yanılmışsın babacığım. beni de yanılttın. sessiz faziletlerin heykeli dikilmiyor.
- Sana yöneltebileceğim en kuvvetli tenkit şudur : kendini sunmasını hiç beceremedin.
- Bazen kazanıyorduk, bazen kaybediyorduk ve sonunda her zaman kaybediyorduk.
- Aramızda hukukçu olmadığı için söz uzatılmadı, sanıkların kendilerini savunmalarına izin verilmedi. Gereği düşünüldü. Sanıkların ellerinden başarılarının alınmasına oy birliğiyle karar verildi.