- Kötülükten ancak kötülük çıkar. Bayağılık insan ruhunu öldürür.
- Ölümü bilerek yaşamak istiyorum Olric. Yaşamanın anlamını bilmek için, ölümün anlamının karanlıkta kalmasını istemiyorum.
- Aşk bir zayıflıktı ve insanın başka güzellikleri görmesine engel oluyordu.
- İçimdeki düzenle ilgiliydi huzursuzluğum. Dışımdaki düzenle bir ilgisi yok.
- Sen aramayınca kimsen yoktur. Yalnız başına yaşarsın yalnızlığını. Bir yandan da sitem ederler neden aramadın beni derler oysa onlar hiç aramazlar. Özel izinleri, belgeleri mi var aramamak için bilemiyorum. Kusur kimde, bende olduğunu söylüyorlar.
- Fakat, mesele bu değildi; mesele, bir şeyleri, sıcak bir çorbanın kokusunu duyar gibi hissedebilmekti.
- Ben buradayım ey okur! Sen neredesin acaba?
- Ne gördün bütün kapıların birer birer kapandığı bu dünyada? Hangi kusurunu düzeltmene fırsat verdiler? Son durağa gelmeden yolculuğun bitmek üzere olduğunu haber verdiler mi sana? Birdenbire: "Buraya kadar!" dediler. Oysa, bilseydin nasıl dikkatle bakardın istasyonlara; pencereden görünen hiçbir ağacı, hiçbir gökyüzü parçasını kaçırmazdın. Bütün sularda gölgeni seyrederdin. Üstelik, "daha önce haber vermiştik" derler. "Her şeyin bir sonu olduğunu genel olarak belirtmiştik. Yaşarken eskidiğini ve eskittiğini söylemiştik."
- "Hayatım ciddiye alınmasını istediğim bir oyundu."
- Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım. Bana acımayın. Ben kötüyüm; sizlere karşı kötü duygular besledim içimden. Beceriksizliğimden uygulayamadım kötü düşüncelerimi.