- Biliyorum doktor, en çok merak ettiğin organdır kalbim. Onun bana ait olduğunu söylüyorlar doktor. İşte buna dayanamıyorum. Ayrıca, bu kadar çok parça içinde artık "Ben" diye bir şey söz konusu olabilir mi? Hepsi dışarıdan alınmadı mı bunların? Peki o halde ben kimim? Hangi parçamım esiriyim? Kalbimim esiri. Ha-ha
- Ne var ki, dünyada 'sizi anlıyorum' gözlerinin sahteleri türemişti; gerçeği sahteden ayırmak çok zordu. 'Sizi-anlıyorum konuşmanıza-ihtiyaç yok' ya da 'siz-onlara-bakmayın-yalnız-gözlerime-inanın' bakışlarının çoğu aslında 'bugünü-geçirmek-için-birine-ihtiyacım-var' kalıbından ibaretti.
- Değerlendirmek! Ne kadar boş bir söz. Değerlendirmek. kaçmaktır; değerlendirmek, yalnız bırakmaktır; yaşantısının ağırlığına dayanamayan birini, yaşarken öldürmektir.
- Fakat sonradan garson olmuş bir filozof ya da filozof olmuş bir garsona göre, insanlar karışık salataya benzer. Tutunamayanlar/syf. 63
- İnsan gerçeklere karşı durur, yaşar ve olduğu gibi olmayı sürdürür.
- Hayat, düşünceleri tutan bir hapishanedir.
- Başkalarına söyleyecek bir sözüm olabilmesi için önce kendime söz geçirmem gerektiğine inanıyorum.
- Kendini çözemeyen kişi kendi dışında hiçbir sorunu çözemez.
- Devrimler ulusumuzun özünden çıkar. Ve bir ulusun öz yapısını değiştirir. Değişen öz yapı, yeni devrimleri özler. Yeni devrimler de değişmiş olan bu öz yapıyı yeniden değiştirir. Bu nedenle devrimler süreklidir.
- -Aman felsefe yapma! +Yapacağım. Ve düşüneceğim. Ülkemizde suç sayılan ne kadar şey varsa hepsini yapacağım.