- Ah Tanrım, sana şükürler olsun! Gazabın için de nimetlerin için de şükürler olsun sana!.. Deminki yağmurdan, gök gürültülerinden sonra şimdi pırıl pırıl parlayan güneşin için de!.. Şu mutluluğum için şükürler olsun sana!
- Nelli de sonunda bağlanmıştı ona. Zavallı çocuk! Birgün böyle candan insanlarla karşılaşacağını, böylesine bir sevgi göreceğini hiç ummuyordu. Katı yüreği giderek yumuşamış, hepimize içten davranmaya başlamıştı. Eski inadı,hırçınlığı, güvensizliği bitmişti. Çevresini kuşatan sevgiye heyecanla karşılık veriyordu.
- Kalbimin hiç de temiz olmadığını sanıyorum. Temiz olsaydı, nasıl hareket edeceğime karar verirdim.
- Önemli olan akıl değil, onu güden yaradılış, yürek, soylu duygular, bilgidir.
- Yani sağduyu sahibi her insan yasalarda ne yazarsa yazsın, dürüst ve soylu olmak zorundadır.
- Yani şunu söylemek gerek: Buharlı gemiler, demiryolları çağındayız; ama ben şöyle diyeceğim: Utançlar ve demiryolları çağındayız...
- "Kalbi olup da aklı olmayan bir aptal kadın, tıpkı aklı olup da kalbi olmayan bir aptal kadın kadar mutsuzdur."
- Şimdi neyim ben? Bir sıfır. Yarın ne olabilirim? Yarın, dirilip yeniden yaşamaya başlayabilirim! Tümüyle mahvolup gitmeden önce, içimdeki insanı bulabilirim.
- ''....kendi kendinize yalan söylemeyin.
Kendi kendine yalan söyleyip yalanını ciddiye alan insan sonunda ne kendinde ne de etrafta gerçeği seçemez olur. böylece hem kendisine hem başkalarına saygısızlık eder. Saygının olmadığı yerde sevgi de kaybolmaya başlar....'' - Bence, şeytan diye bir şey gerçekte yoksa, insanoğlu uydurmuşsa onu; kendine bakarak, kendisini örnek alarak uydurmuştur.