- Syf;66
- "Dayan"demek kolaydı.İnsan yorulduğunda duvara dayanırdı mesela.Ya da demir korkuluklara dayanarak çamaşır asardı.Vücudun dayanağı çoktu.Ya ruhun? Ruhun dayanağı güzel düşüncelerdi."Çifte umutlardı"mesela.Aşk gibi,başarı gibi.Ruhun eşini bulması ya da bulduğunu sanması ile başlayan kimyasal yolculuğun adı değil miydi aşk? Syf;106
- Kayıplar bazen ölümle bazen de ayrılıkla oluyordu.Sonuç değişmiyordu.Eksilen bir tarafınla bir başına kalıyordun işte. Syf;114
- Syf;151
- İnsanların örtüşen acıları başkalarının yaşadıklarını daha iyi anlamasına fırsat veriyor.Bir anlamda artık onun yerine sen oluveriyorsun.İşte o zaman örtüşüyorsun başkalarıyla.Onları daha iyi anlıyorsun. Syf;174
- Kayıplar bazen ölümle bazen de ayrılıkla oluyordu. Sonuç değişmiyordu. Eksilen bir tarafınla bir başına kalıyordun işte.
- Bazen yoldan çıkmak, sonu gelmez terapilerden bile daha iyi sonuçlar verir.
- Yakınlaşmak" cinselliğin, "aitlik"ruhun kurduğu bir köprüdür. Syf;233
- Gerçek parçalanmayacak, bölünemeyecek kadar serttir. Bu, dünyanın en katı, en sert, hiç tavizsiz olgusudur. Syf;234
- Aşk duyguları, tadına vardığın bir cennet meyvesi gibidir. Özlemle su yüzüne çıktıkça hatırladığın o hazdan başın döner, için titrer. Syf;234