...Başka birinin gerçeği sizin de gerçeğinizse ve o bunu sizin için dillendiriyorsa müthiştir.

Hiçbir şey söylemedim çünkü nefret ediyorsan yalvarmazsın...

Bir ahmak bağışlanabilir çünkü sadece bir yöne gider ve kimseyi aldatmaz. Aldatanlar üzüyor insanı...

... Ne yıldırıcı bir dünyada yaşıyorduk. Her etrafına bakındığında seni nefes bile almadan haklamaya hazır birileri vardı.

... Kültürlüyüm ben. Öğrenciyim...

Hayat yoktu hiçbir yerde, ne bu şehirde, ne bu yerde, ne de bu yıldırıcı varoluşta...

"Bay Bukowski," dedi, "size daha fazla kan veremiyoruz. Kan krediniz yok." Gülümsedi. Beni ölüme terk edeceklerini bildiriyordu bana. "Peki," dedim. "Bir rahip görmek ister misiniz?" "Ne için?" "Giriş kartınızda Katolik olduğunuz yazılı." "Öylesine yazdım." "Neden?" "Katoliktim. Ama 'dinsiz' yazınca insanlar bir sürü soru soruyorlar." "Biz sizi Katolik olarak kaydetmiş bulunuyoruz, Bay Bukowski." "Dinle, konuşmakta zorluk çekiyorum. Ölüyorum. Tamam, tamam, Katoliğim, öyle olsun." "Size daha fazla kan veremiyoruz, Bay Bukowski."

Otel bir zamanlar tavus kuşu yeşiline boyanmıştı, parlak bir yeşile; ama yağmurdan, Los Angeles' ın her şeyi silip süpüren kendine has yağmurlarından sonra o cart yeşil tırnakları ile tutunuyordu binanın duvarlarına -otelin müdavimleri gibi.Sf: 89

...Orda oturmuş içerken intihar olasılığını düşündüm, ama tuhaf bir şekilde bedenimden ve varlığımdan hoşnuttum.

Kadınlar para sahibi erkekler istiyorlardı, başarılı erkekler. Sefillerle beraber olan kaç klas kadın vardı?