- Şarkı Halinde Kal Sen de her şey gibi,yakınımda iken, Sen de oluyorsun gözlerimde diken. Git,git benden uzak,uzak bir yere git; Ne olur,içimde her zaman bir ümit, Her uzak şey gibi öyle yalnız hayal, Yalnız rahiya,renk,şarkı halinde kal.
- DESEM Kİ Desem ki sen benim için, Hava kadar lazım, Ekmek kadar mübarek, Su gibi aziz bir şeysin; Nimettensin, nimettensin! Desem ki... İnan bana sevgilim inan, Evimde şenliksin, bahçemde bahar; Ve soframda en eski şarap. Ben sende yaşıyorum, Sen bende hüküm sürmektesin. Bırak ben söyleyeyim güzelliğini, Rüzgârlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber. Günlerden sonra bir gün, Şayet sesimi farkedemezsen, Rüzgârların, nehirlerin, kuşların sesinden, Bil ki ölmüşüm. Fakat yine üzülme, müsterih ol; Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini, Ve neden sonra Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede, Hatırla ki mahşer günüdür Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.
- SEN YOKSUN Kİ/ Gün çingeneler gibi göçebeydi ufukta, Çimenler üzerinde yuvarlandığımız gün, Akarsulardı gittikçe kararan boşlukta; Sularda yüzünden yayılan tatlı bir hüzün. Göğe sessizce yükselen ay on dördündeydi; Gece akasya dalında asılı gölgeydi, Bahtiyar başlarımız aynı penceredeydi! Hala o penceredeyim, lakin sular ölgün; Sen yoksun ki, vefasız, sularda ay görünsün...
- Gökyüzünün başka rengi de varmış! Geç farkettim taşın sert olduğunu. Su insanı boğar, ateş yakarmış! Her doğan günün bir dert olduğunu, İnsan bu yaşa gelince anlarmış.
- O kadar çok ki etrafta karanlık, Herkesin gecesi kendine yeter..
- "Yaşım ilerledikçe daha çok anlıyorum Ne büyük nimet olduğunu ah ey güzel gün Boş yere üzülmekte mana yok anlıyorum Kadrini bilmek lazım artık her açan gülün?"
- Sonra baktım; ağlayacak tek bir omuz bile kalmamış. Ben de koydum başımı kendi dizlerime, doya doya ağladım.
- Bereket versin gökyüzünün tapusu yok. Herkes bakabilir. Bulutlara kimse el koyamaz. Hayal kurma hürriyeti var...
- Çağınız başlıyor ey hatıralar..!
- Sen gel beni dinle, günlerimiz heba olmasın Yorgun başımı göğsünde emniyette bileyim...