- "Gerçek üstatlar", derdi, "insana farklı gerçekleri öğretenlerdir". (36)
- Ama bir çocuk doğduğundan beri sevilmediğini hissettiyse, tamamen yanılıyor olamaz. (41)
- ...bir isim bembeyaz bir sayfa olmalıdır ki, kişi ömrü boyunca yazabileceği ne varsa yazsın. (43)
- Öfkeliydim, kendime karşı öfkeliydim. Bana hep böyle olur. Kelimelerin tadını unutacak kadar uzun süre susarım ve birden bent yıkılır, içimde ne varsa boşaltırım, bitmez tükenmez bir gevezelik başlar; daha çenemi kapamadan pişman olmuşumdur bile. (55)
- Hayır çocukluğum mutsuz geçti diyemem. Şımartıldım, yoksulluk nedir bilmedim. Ama hep bir bakışın ağırlığı oldu üzerimde. Muazzam bir şefkat, umut barındıran bir bakış. Ama beklentilerle dolu. Ağır. Yıpratıcı. (50)
- Doğrudur, içimde gömülü olan bazı şeyleri, o gece ona söylerken keşfettim. (65)
- İnsanların ölümle burun buruna, karşılığında maddi manevi, en ufak bir çıkar beklemeksizin böyle nankör bir işe kendilerini adamalarını nasıl açıklarsınız? Bu adamlardan bazıları Tanrı'ya bile inanmıyordu ki, başka bir hayatta ödüllendirilmeyi umut etsinler. (76)
- Bir kahraman olduğunuzu inkâr etmeye kalkıştığınızda şanınız iyice yürür, üstelik size bir de alçakgönüllülük payesini verirler: Söylediklerine göre, kahramanların en yüce erdemiymiş bu. (80)
- Tanrım, gökyüzü o gün ne kadar maviydi! (96)
- Aşk ilk günkü gibi kalabilir, heyecan da öyle. Aylar da geçse, yıllar da geçse. Hayat, insana bıkkınlık verecek kadar uzun değildir. (109)