- "İslam garip başladı,garip btecektir. cennet gariplerindir." S-126
- Halife Ali, Tanrı onun yüzünü onurlandırsın, "Bir insan için dilinin sürçmesinden daha kötü bir şey olamaz " demişti. S- 273
- Semerkant civarında dolaştığımda harabeler gördüm; üzerlerindeki yazıtları kimse çözemiyor artık. Kendi kendime sordum: Bir zamanlar burada yükselen şehirden ne kalmış geriye? İnsanları geçelim bir kalem, onlardan daha fani yaratık bulunmaz zaten, ama uygarlıklarından geriye ne kalmış? Hangi hanlık baki kalabilmiş, hangi ilim, hangi kanuni, hangi hakikat? Hiçbiri.
- Nereye gidersen git, birileri sana derinin rengini ve dualarını soracak. Onların itkilerini hoşnut etmekten uzak dur! Oğlum, çoğunluk önünde boyun eğmekten kaçın! İster Müslüman, ister Hıristiyan, ister Yahudi olsunlar, seni olduğun gibi kabul etmeliler ya da seni yitirmeyi göze almalılar. İnsanların görüşünü dar bulduğun zaman kendi kendine Tanrı'nın ülkesinin çok geniş olduğunu söyle; O'nun elleri çok geniştir, O'nun yüreği de çok geniştir. Uzaklara gitmek, denizler, sınırlar, ülkeler, inançlar aşmak fırsatı çıktığı zaman hiç duraksama.
- Sık sık cenaze törenlerinde, kadın olsun, erkek olsun, insanların ölümü lanetlediğine tanık oluyorum. Fakat ölüm Ulu Tanrı'nın bizlere bir armağanıdır. Ve O'ndan gelen bir şeyi kul lanetleyemez. Armağan sözcüğü size aykırı mı geliyor? Fakat bu bir gerçek. Eğer ölüm kaçınılmaz olmasaydı insan bütün yaşamını ondan uzak durmaya adayacaktı. Hiçbir tehlikeyi göze almayacak, hiçbir girişimde bulunmayacak, hiçbir işe el atmayacak, yeni bir şey bulmayacak, yeni bir şey yapmayacaktı. Yaşam sürekli bir uyuşukluk olacaktı. Evet kardeşlerim, Tanrı'ya bize ölümü armağan ettiği için şükredelim, çünkü yaşam ölümle anlam kazanıyor. Günün anlamı olması için gece, konuşmanın anlamı olması için sessizlik, barışın anlamı olması için savaş gereklidir. O'na dinlenmenin ve neşenin anlamlı olması için bize kaygı ve tedirginlik gönderdiği için de şükredelim. O'na şükredelim, çünkü O'nun bilgeliği sonsuzdur.
- Talih sana güldü genç dostum.Sanki oğlummuşsun gibi senin adına mutlu oldum. Fakat kendine göz kulak ol. Çünkü varsıllık ve güç, sağduyunun düşmanıdır. Bir buğday tarlasında kimi başakların dik durduğunu, kimilerinin de boyun büktüğünü görmüyor musun? dik duranların içi boştur. Öyleyse, seni bana getiren, ve böylece Tanrı'nın yardımıyla sana varsıllık yollarını açan alçakgönüllülüğü elden bırakma.
- "Ölüm döşeğindekilerin affedilmesi gerektiğinden emin değilim."
- Acaba kardeşinin ricalarına uyup Küba'ya gitmiş olduğu için mi yanıtlamamıştı müstakbel dedem? Birdenbire bunun yanıtını hemen öğrenme arzusuna kapıldım. Dayanılmaz arzuydu bu; tıpkı tenin şeytana uymasından korkarcasına korkmayı öğrendiğim, ama tüm tutkularımın, sarhoşluklarımın, taşkınlıklarımın başlangıcını oluşturan o arzulardan biriydi.
- İnananlar için hiçbir açıklama gerekli değildir; İnancı olmayanlara da hiçbir açıklama yapılamaz!...
- ...ama gelecek, geçmişin duvarlarının ardında değildir.