- Bir şehri tanımanın en kolay yolu, oradaki insanların nasıl çalıştıklarını, nasıl seviştiklerini, nasıl öldüklerini öğrenmektir.
- "Soru: Zamanını yitirmemek için ne yapmalı? Yanıt: Onu alabildiğine duyumsamak. Yöntem: Bir dişçinin bekleme odasında rahatsız bir koltukta gün geçirmek, pazar öğleden sonrasını balkonda yaşamak, anlamadığımız bir dilde konferanslar dinlemek, ayakta yolculuk etmek için en uygun olmayan ve en uzun demir yolu güzergahı seçmek, tiyatro gişesi önünde kuyruğa girmek ve bilet almamak."
- Erkekler ve kadınlar aşk edimi denen şeyde çabucak birbirlerini yutarlar ya da iki kişilik uzun bir alışkanlık geliştirirler. Bu uçlar arasında çoğunlukla bir orta nokta yoktur.
- Ah! İnsanın insandan vazgeçemediği nasıl da doğruydu.
- ... fareler sokakta, insanlar evlerinde ölür. Ve gazeteciler yalnızca sokakla ilgilenir.
- "Öyle yollar vardır ki,bağışlanamaz.Ben ülkemi aynı zamanda adaleti de severek sevebilmek isterim."
- "Hayır,sevdiğimiz şeyde 'adil' olmayanı göstermek sevmemekse,sevilen varlığın kendisi konusunda taşıdığımız en güzel imgeye denk olmasını istemek sevmemekse ben de ülkemi sevmiyordum."
- Büyük yüreklilik, ölüme olduğu gibi ışığa da gözlerimizi kırpmadan bakabilmektir.
- Yolculuğun değerini oluşturan şey korkudur.
- Ölüm herkesin başında, ama herkesin ölümü kendine göre. Olsun, güneş gene de ısıtıyor kemiklerimizi.