Emma okyanusa bakarken her zaman hissettiği şeyi hissediyordu: Bir tür arzu ve dehşet karışımı bir şey.Aşırı hızlı araba kullanmaya,çok yükseklerden atlamaya,silahsız bir şekilde bir savaşın içine girmeye benzeyen bir istek gibi o soğuk yeşil sulara atlama arzusu. Arthur olsa buna Thanatos derdi.Ölmek için duyulan bir istek.
Diğer Cassandra Clare Sözleri ve Alıntıları
- Will bir keresinde, aşkın neden hep yanmayı çağrıştıran terimlerle tarif edildiğini merak etmişti. Şimdi kendi damarlarındaki yanma hissi, ona cevap veriyordu.
- Hissettiklerini benden başka kimse anlamıyor, benim hissetiklerimi de senden başka kimse anlamıyor. O zaman neden birlikte hissedemiyoruz?
- ...benimle kal ve beni asla terk etme, çünkü hayatımın bir gününün daha sensiz geçmesine katlanamam.
- Kelimelerin bizi değiştirme gücünün olduğunu söylemiştin. Senin kelimelerin beni değiştirdi, Tess. Kelimelerin, beni aksi takdirde olacağımdan daha iyi bir adama dönüştürdüler. Hayat bir kitaptır ve henüz okuyamadığım yüzlerce sayfa var. Ölmeden önce, okuyabildiğim kadarını seninle okumak istiyorum...
- Will bir keresinde, aşkın neden hep yanmayı çağrıştıran terimlerle tarif edildiğini merak etmişti. Şimdi kendi damarlarındaki yanma hissi, ona cevap veriyordu.
- Hissettiklerini benden başka kimse anlamıyor, benim hissetiklerimi de senden başka kimse anlamıyor. O zaman neden birlikte hissedemiyoruz?
- ...benimle kal ve beni asla terk etme, çünkü hayatımın bir gününün daha sensiz geçmesine katlanamam.
- Kelimelerin bizi değiştirme gücünün olduğunu söylemiştin. Senin kelimelerin beni değiştirdi, Tess. Kelimelerin, beni aksi takdirde olacağımdan daha iyi bir adama dönüştürdüler. Hayat bir kitaptır ve henüz okuyamadığım yüzlerce sayfa var. Ölmeden önce, okuyabildiğim kadarını seninle okumak istiyorum...
- En çok değer verdiğin insanlara gerçekleri söyleyemiyorsan zaman içinde kendine de gerçekleri söylemeyi bırakıyorsun.
- "Jace'i görmeye geldik" dedi Clary "O iyi mi?"
"Bilmiyorum," dedi Magnus. "Normalde bu şekilde hiç hareket etmeden, öylece zeminde yatar mı?"