Babam dün gece eve sarhoş geldi. Ben. onun içtiğini hiç görmemiştim. Yatağına zor yatırdık kardeşimle bir olup. Bana annemin adıyla seslenip durdu. Bir ara eteğimi bile kaldırmaya çalıştı. Güldüm ben. Sinirden canım. Kardeşim gülmedi. Ne ketumdur o bir bilseniz. Sevdiği kızdan bile bahsetmedi bana. Annem öldüğünde de hiçbir şey yapmadı, öylece durdu. Hep durur zaten. Ben de bazen öyle olurum, ama zaman zaman neşeye benzer bir şey hissederim belli etmesem bile. Ama o abartır suskunluğunu. Çocukken nasıldı? Nasıldık biz? Çocuk da mı olduk bir zamanlar?
Diğer Yalçın Tosun Sözleri ve Alıntıları
- "kimseye, kendine bile tüm hayatını anlatmamalı insan.çünkü bu kötülüğü hiç kimse hak etmiyor."
- "kimseye, kendine bile tüm hayatını anlatmamalı insan.çünkü bu kötülüğü hiç kimse hak etmiyor."
- "Neden uyuyup da uyanamıyorum ? Her sabah aynı şey, kalkamıyorum kolay kolay. Sanki kemiklerimden çıkan, görünmeyen sarmaşıklarla bağlanmışım yattığım divanın demirden ayaklarına. İstesem de kalkamıyor, buz gibi soğuyorum.Bu şehrin sabahlarına uyanmak istemiyorum."
- "Biz kadınlar böyleyizdir işte, emekli mimar falan anlamaz kadın olmak. Hep bir koca ister başında. Koca olmasa bile en azından bir kedi ya da köpek ister etrafında dolaşacak. Bir şey ister mutlaka, dayanamaz yalnızlığa."
- Dersimdin çalıştım,parmak uçlarına kadar ezberledim seni.
- Hiçbir şey demedim. İzledim onu. Hatta bir sigara yaktım. Ben susarken ve o bağırarak ağlarken, ilk kez gerçekten konuşuyormuşuz gibi geldi bana. Hoşuma gitti. Biraz benden de bulaşmış bu kıza, anladım. Bunun ortaya çıkması için başarısız bir evlilik -bunun başarılısı da mı var?- yaşaması gerekiyormuş demek
- Halının üstünde yattığım yerden öylece pencereye bakıyorum. Kar devam ediyor. Bir sinir boşalması anında sonra kendinize geldiğinizde her şey daha dingin görünür ya, öyle bir zaman. Oysa daha bu evde geçmiş bir çocukluk ve gençlik vardı hesap vermem gereken. Yokuşta tıkanan yaşlılığım ise kapıya ancak ulaşmıştı. Hepimiz burada toplanacaktık demek. Herkesi, her şeyi, hatta kendimi affetmek geliyor içimden, yapamıyorum. Yıllarca ev işlerinden yıpranmış, çirkin ellerime bakıyorum, sanki bana ait değiller. Hiç olmadılar aslında.
- Hayattan ve babalarımızdan çalınan birkaç saat bizi mutlu ediyor.
- Sahnedeyim işte. Umurumda değilsiniz hiçbiriniz diye bağırmak istiyorum. Siz ne anlarsınız sanattan! Çehov sizin neyinize. Gidin evinize demek isterdim ya da tatile çıkın. Kütlesel popolarınızı güneşe çevirerek şöyle, gerim gerim gerinerek yatın. Ya da anlıyor olabilirsiniz sanattan, tiyatrodan. Bunlar umurumda mı sanıyorsunuz? Beni anlamanızı da istemiyorum. Küskünüm işte var mı? Bu hayat bana yetmedi, verim alamadım istediğimce. Alamadım.
- Çocuklar tekinsizdir, annelerse uçurum, olur olmaz düşülür.