''Demek aşk dediğin böyle bir yerde ölüyor.Bir çadırın içinde,çayırların ortasında,Afrika'da.Şimdi Londra'da olsaydık yataktan kalkar,üstüme bir şeyler geçirip,biraz brendi ve şefkat için bir kız arkadaşımın evine giderdim herhalde.''

''Bir şey olup bittikten sonra herkes dahi kesilir.''

''Richard derin bir uykuya daldı bile.Bunu nasıl beceriyor acaba?Ben burada patlamak üzereyken o nasıl böyle huzur içinde uyuyabiliyor?Bir süre rahat ve düzenli şekilde nefes alıp verişlerini dinliyorum.Umarsızlığın sesi bu.''

''Sinekler her zaman gelir.Akşam yemeği neredeyse onlarda oradalar.''

''Vahşi doğa,insana dünyadaki yerinin neresi olduğunu gösterir.'' diyor Jhonny. ''Burada aslında kim olduğunu hatırlarsın.'' ''Hayvan olduğunu,'' diye mırıldandı Elliot. Jhonny başını sallıyor. ''Hayvan olduğunu.''

Tess Greetsen nin kitaplarina Gunahkarla basladim sonra karışık bir şekilde okuduğum başka kitapları oldu.Çırak serinin ikinci kitabi ve evet benim için yazarin okudugum butun kitapları çok guzeldi.Adrenalini okurken hissedeceksiniz ?

İnsanoğlunun en büyük başarıları hayallerle başlamıştır.

Çektiğin acıyı unutmanın en iyi yolu çalışmaktır.

Ayak seslerinin hiçbir zaman duyulmadığı bir dünyada varlığınızı diğerlerine de duyurmanın tek yolu onları yüksek sesle selamlamaktı bazen.

Derler ki ebediyete açılan kapının ağzında duran biri o eşiği dudaklarında bir yalanla geçemezmiş. Derler ki ölüm döşeğindeki itiraflara her zaman inanmak gerekirmiş.