Zaten bu milletin o padişahlardan çekmediği kalmamıştı. Millet açlık içinde inlerken onlar saraylarda zevk sürüyorlar, hiçbir evde elektrik yokken kaplumbağaların sırtına mum dikerek bahçe eğlenceleri yapıyorlardı. İsrafın derecesini görüyor musunuz? Milleti nasıl ihmal ettiklerini görüyor musunuz? 36 padişahın her biri 100 kilometrelik demiryolu yaptırsaydı, memlekette 3600 kilometrelik demiryolu olurdu. Her biri 10 tanecik uçak alsaydı, Cumhuriyet devrine 360 uçakla girerdik. Her biri 20 tane klasik tercüme ettirseydi 720 kitapla memleketimiz aydınlanmış olurdu. Halbuki onlar yalnız ordular kurup dünyayı yağma ettiler. İçlerinde ince ruhlu bir tek kişi çıktı mı?
Diğer Hüseyin Nihal Atsız Sözleri ve Alıntıları
- Rûhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervâne olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu... - Kalbin benim olsun diyorum,çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın... - Hayat ölümün başlangıcıdır.
- Rûhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervâne olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu... - Kalbin benim olsun diyorum,çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın... - Hayat ölümün başlangıcıdır.
- "Ummadık yerden gelen iyilik ve nezaket insanları daha çok sarar ve sarsar."
- "Acizleri layık olmadıkları mevkilere geçiren bir devlet batar!"
- "Bana insanlardan mı bahsediyorsun?" demişti. "İnsanlar mazide ve tarihin yaprakları arasında kaldılar. Bu gördüklerin birer karikatürden başka bir şey değildir."
- "Hakikaten şu insanlar pek müz'iç mahluklardı. Kendi akıllarının üstünlüğüne inanarak başkasına öğüt vermekten vazgeçmiyorlar, fakat kendi gülünçlüklerini, zavallılıklarını da bir türlü idrak edemiyorlardı."