Yalnızlık bir boşluktur içimizde; sisli yama - AlıntıSöz

Yalnızlık bir boşluktur içimizde; sisli yamaçlarında babalarımızın dev gölgesi dolaşır babalar ki, bizde bitmeyen upuzun tiratlardır; bir masal ağacına benzeyen ellerini uzatıp ellerimizden çocuklarımızı okşarlar. Torunlarına baba derler sonra, sürekli değişen sesleriyle torun çocuğunda hortlayarak. Babalar, alınlarımıza yazılmış yalnızlıklardır. Kimi zaman asarlar kendilerini tütün dumanına bir akşamın en ince yerinde yorgun yorgun, kimi zaman iç kanamalı bir şilep gibi rakıya demirlerler yüreklerini; kimi zaman dayanamayıp kusarlar bizi hızla, kimi zaman silerler görüntümüzü kızları olmamış bir kızla ve dönüp dolaşıp baba kelimesinde yaşarlar. Bu kelime biricik evleridir onların ve onların, koşulsuz sevmek gibi sonsuz bir mahkûmiyetleri vardır; severler. Babalar ki, bizim tamamladığımızdır; döverlerse, yalnızca kendilerini döverler. Erken çizilmiş karikatürlerimizdir babalar bizim; onları tamamlaya tamamlaya çocuklarımızla tamamlanmaya koşullanırız. Elimizden biricik el eksilse, yanağımızdan küçücük bir ağız düşse ya da kulak mememizde asılı duran ve zamanı örtündükçe inatla sesimize benzeyen o ses sessizliğe dönüşse; telaşlanırız hemen. Ellerimizi yitiririz birdenbire, yokturlar; yanaklarımız tozlu bir ülkedir unutulmuş masallarda ve şuramızda bir gökyüzü sürekli kuşsuzluğa doğurur kendini ve eşyalar aslında birer boşluk olduklarını anımsarlar ansızın sonra boşluk taşar boşluk kelimesinden, taşar. Artık ne yapsak yapmıyoruzdur, ne yıksak yıkmıyoruz. Babalar ki, yalnızlığın en uzun tarihidir içlerinden gelip geçtiğimiz. Yalnızlık, çocuk kılığında bir babadır torunların büyüttüğü. Ve her terekede bir yalnızlık vardır sulh hâkimlerinin göremediği.

Diğer Hasan Ali Toptaş Sözleri ve Alıntıları