Suda ebrû, tezgâhta cilt, suhufta hat bozuldu. G - AlıntıSöz

Suda ebrû, tezgâhta cilt, suhufta hat bozuldu. Geç oldu sözün bozulması. Kendi içindeki sınırları ihlâl etse bir türlü, etmese bir türlü, derinliğe devinip duran şiir bozuldu. Bir kuyruklu yıldız gibi Geçti Galip Dede şiirin semalarından: Ya Hû! ışığı kaldıysa da kendisi sonsuza değin görünmez oldu. Nihayet en fazla dayanıklı olan musiki oldu, ondanda kubbede kalan son seda Itri oldu. Besteye şelâle olan kalp, bir bestekârı padişah kıldığı için hayat bozuldu. Ân'ı çok sessizliiği böldüğü ve arka arkaya dizdiği zaman, nağme bozuldu, Oyunun tadı kalmadığında ahenk bozuldu. Hepsinin arkasında cennet düşüncesi, henüz fark edilesi değildi düşünce bozuldu. Sevda siyah demekti bir anlamıyla, sevdayı taşıyan kalpler bozuldu. Sevda. Esved. Süveyda. Ölmek, seçmek haline geldiği için; ruhlardan sürgün düştüğü için huzur. Aynaya yansıdığı için yansıması gerekmeyen şey. Görüntüden sonra ayna bozuldu.

Diğer Nazan Bekiroğlu Sözleri ve Alıntıları