Radikal dincilere karşı ayırım yapmaksızın t - AlıntıSöz

Radikal dincilere karşı ayırım yapmaksızın tiksinti duyardı. O tiplerin dogmatik dünya görüşünü, üstünlük komplekslerini ve başkalarına karşı empatiden yoksun dayatmalarını düşündükçe, içindeki öfke kabarırdı.

(...)

Takaşima Okulu'nun ne olduğunu biliyor musun?

Ana hatlarıyla, dedi Tengo. Komün benzeri bir örgütlenme. Tamamen ortak, tarıma dayanan bir yaşam sürüyorlardı. Mandıra işine de el atmışlardı ve ülke geneline yayılan bir örgüttü. Özel mülkiyet asla kabul edilmiyordu. Her şey ortaktı.

Aynen öyle. Fukada işte o Takaşima Sistemi içerisinde ütopyasını bulmaya çalıştı diye bilinir.

Öğretmen'in yüzünde düşünceli bir ifade oluşmuştu. Açıklamaya gerek yok, ama hiçbir dünyada ütopya diye bir şey var olamaz. Simya ve sonsuz hareketin asla var olamaması gibi. Takaşima'nın yapmaya çalıştığı, bence hiçbir şey düşünmeyen robotlar üretmek gibi bir şeydi. İnsanların kafalarından kendi başına düşünmesine yarayan devreleri söküp alıyordu. George Orwell'ın romanında yazdığı gibi bir dünya. Fakat muhtemelen senin de bildiğin gibi, böyle beyin ölümü gerçekleşmiş gibi bir duruma gelmeyi arzulayan tipler şu âlemde hiç de az değil. Öylesi çok daha rahat ne de olsa. Sıkıntılı meselelere kafa yormaya gerek yok. Sesini kesip, yukarıdan söylenenleri yapmak yeterli. Aç kalma tasası yok. O türden bir çevre arzulayanlar için Takaşima Okulu ütopya olabilir.

(...)

Öncüler kimse fark edemeden dini tüzel kişilik haline gelivermişti. Yamanaşi valisi resmi onay vermişti. Bir kez dini tüzel kişilik haline gelince, arazi içerisinde polisin inceleme yapması bir hayli zorlaşır. Çünkü anayasa ile güvence altına alınan inanç özgürlüğü engellenmiş olur.

(...)

Öncüler yalnızca bir tarım komünü olmaktan vazgeçip, dini cemaat haline geldi. Üstelik korkutucu ölçüde içine kapanmış bir dini cemaat.

Diğer Haruki Murakami Sözleri ve Alıntıları