Necip Fazıl, Abdülhak Hamid Tarhan'ın (1852 - 1 - AlıntıSöz

Necip Fazıl, Abdülhak Hamid Tarhan'ın (1852 - 1937) evinde bir hanımefendiyle tanışmıştı. Avrupa'da yaşayan, Türkiye'yle irtibatı kalmamış, toplumdan kopuk ve yabancılaşmış bir kadınmış. Necip Fazıl, Abdülhak Hamid'e Ziya Gökalp'in dinsizliğini anlatmaktadır. Hanımefendi, bir hatırasını anlatarak sohbete katılır ve Necip Fazıl'ı destekler: İstanbul'a gelişlerimden birinde hastalandım ve Fransız hastanesine yattım. Bitişiğimdeki odadan garip sesler geliyordu. Kim olduğunu, bu sesleri çıkaran hastanın kim ve ne olduğunu sordum. Meşhur Ziya Gökalp, dediler. Mebusmuş(milletvekili). Profesörmüş...ismini bile yeni duyuyordum. Öldüğü gece, başını duvarlara çarparak, SABAHA KADAR ALLAH'A EN GALİZ (AĞIR) KELİMELERLE SÖVDÜ... O kadar fena oldum ki bu hal karşısında odamdan çıkıp başka bir yere sığındım. Öğrendiğime göre, Allah'a inanmazmış... (Necip Fazıl Kısakürek, Sahte Kahramanlar, Sayfa: 74-75)

Diğer Necip Fazıl Kısakürek Sözleri ve Alıntıları