Müzelerde insanlığın rahatı ve huzuru için yapılan icatlardan daha çok, kafa koparan kılıçlar, masumun sofrasına oturan bombalar sergileniyordu. Yerde bulduğu boş kovanı, yemeden içmeden ve hiç zaman kaybetmeden müzelere götürüp 'tarihi eser' diye zapta geçirenler, kim bilir belki de İbn-i Sinaların hayat kurtaran neşterinin, Teslaların dünyayı aydınlatan çizimlerinin üzerine basıp geçiyordu üzerine kan bulaşmış o demir parçalarını kutsarken.
Diğer Erdal Demirkıran Sözleri ve Alıntıları
- Tüm mucitler önce aynı şeyi keşfettiler:
"Kendilerini..." - Kimse benden bir olağanüstülük beklemiyordu.
İsteseydim hiç çalışmadan da maaşımı almaya devam edebilirdim. Mazeretim de hazırdı. " Ben daha yeniyim." diyebilirdim mesela; ama demedim. Çünkü mazeret basit hedefleri olanlar için vardır ve benim basit hedeflerim hiç olmadı... - Akli basinda olan hiçbir insan, ömrünün üçte birini yastiga bagislamaz.
- Hayat bu kimi ne yapar bilinmez, kime ne yapar hiç bilinmez...
- gidince ölünmesi gereken şeydir aşık olduğun...
- Ölümsüz olsak yaşamaktan bıkardık.
- Tüm mucitler önce aynı şeyi keşfettiler:
"Kendilerini..." - Kimse benden bir olağanüstülük beklemiyordu.
İsteseydim hiç çalışmadan da maaşımı almaya devam edebilirdim. Mazeretim de hazırdı. " Ben daha yeniyim." diyebilirdim mesela; ama demedim. Çünkü mazeret basit hedefleri olanlar için vardır ve benim basit hedeflerim hiç olmadı... - Akli basinda olan hiçbir insan, ömrünün üçte birini yastiga bagislamaz.
- Hayat bu kimi ne yapar bilinmez, kime ne yapar hiç bilinmez...