Mevlânâ gökyüzüne baktı. Oraya buraya savrul - AlıntıSöz

Mevlânâ gökyüzüne baktı. Oraya buraya savrulan kar tanecikleri, sanki sema yaparcasına döne döne, gökyüzünden yere düşüyorlardı. Bu ne muhteşem, ne zarif bir manzaraydı! Yüzünü uzun süre yağan kara hedef yapıp, tanelerin peşpeşe yanağına, gözlerine, hatta gömleğinin aralığından vücuduna girmesine aldırmadan baktı, baktı. İçinde gönlünün ta derinliklerinde, Allah'ın bu tecellisine hayranlık duygusu kabardi yine. Eline aldığı bir kar kristalini incitmeden ; sanki yavru bir kuşu okşar gibi inceledi. Avucunda hemen eriyen taneden sonra, bir başka tane daha düşüyor, sonra o da eriyince yerini bir başkasına bırakıyordu . Karları inceleyen Mevlânâ, birdenbire bir şey keşfetti. Düşen tanelerin hiçbiri , bir diğerine benzemiyordu. İçi ürperdi. Sonra Rahman Sûresindeki o meşhur âyeti hatırladı. Allah her an, bir başka işte, bir başka tecellide idi. Aynı anda, aynı yere iki tecelli gelmeyeceği gibi, iki tecelli de birbirine asla benzemeyecekti.

Diğer Taşkın Tuna Sözleri ve Alıntıları