İnsanlar o kadar çabuk fikir değiştiriyor ve zıt fikirleri öyle bir ustalıkla savunuyorlardı ki, şaşmamak kabil değildi. Hattâ bir gün bu konu üzerinde konuşurken o zaman henüz doçent olan bir devşirme profesör, kendisi de sık fikir değiştirdiği için, aynı fikirde sabit kalmanın imkan olmadığını, değişmenin yaşama belirtisi olduğunu, aynı halde ancak ölülerin kalabileceğini ileri sürmüş ve ?Hayat tekâmülden ibarettir? vecizesini söylemişti. Ben de şu cevabı vermiştim: ?Tekâmül aynı çizgi üzerinde olur. Elma çekirdeği tekâmül ederken elma ağacı olur. Fakat tekamül eden bir kabağın elma olduğu görülmemiştir. Kendi çevresini aşan bir tekâmüle tekâmül değil, soysuzlaşma denir?
Diğer Hüseyin Nihal Atsız Sözleri ve Alıntıları
- Rûhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervâne olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu... - Kalbin benim olsun diyorum,çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın... - Hayat ölümün başlangıcıdır.
- Rûhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervâne olan kendini gizler mi alevden?
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu... - Kalbin benim olsun diyorum,çünkü mukadder...
Cismin sana yetmez mi? Çabuk kalbini sök,ver!
Yoktur öte alemde de kurtulmaya bir yer!
Mutlak seveceksin beni,bundan kaçamazsın... - Hayat ölümün başlangıcıdır.
- "Ummadık yerden gelen iyilik ve nezaket insanları daha çok sarar ve sarsar."
- "Acizleri layık olmadıkları mevkilere geçiren bir devlet batar!"
- "Bana insanlardan mı bahsediyorsun?" demişti. "İnsanlar mazide ve tarihin yaprakları arasında kaldılar. Bu gördüklerin birer karikatürden başka bir şey değildir."
- "Hakikaten şu insanlar pek müz'iç mahluklardı. Kendi akıllarının üstünlüğüne inanarak başkasına öğüt vermekten vazgeçmiyorlar, fakat kendi gülünçlüklerini, zavallılıklarını da bir türlü idrak edemiyorlardı."