Güzellik insanların gelecek düşlerinden çoktan çıkmıştı. Kimsenin ortak türküsü yoktu ve kimse türküsünü bir başına söyleyemiyordu. Bir yere gitmeden, gelecek birisini bekliyordu herkes. Koro halinde susuluyordu ve yalnızca yüksek sesle konuşanlara inanır olmuştu insanlar. İncelik yalnızlığa dönüşe dönüşe bitmişti. Şiddetin coğrafyasında elbette gökyüzü bir lükstü ve ancak yağmur yağınca anımsanıyordu. Gittiği en büyük uzaklık evinden işi olanlara ne aşk, ne özgürlük ne de barış anlatılabilrdi.
Diğer Şükrü Erbaş Sözleri ve Alıntıları
- "Sevgilim
Önce ölümden, sonra senden doğdum ben.." - ''Ey acıdan damıtılmış yaşama sevinci;
sen ne güzel, ne büyük, ne değerlisin!'' - "Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü"
- "İçimde dünyanın bütün akşamları
Tuttum ağzının sabahına sözler söyledim
Ey güzelliğin ölümden büyük yaşama gücü
Yalnız ölenler unutur birbirini
Seni sevmeye yeni başladım.." - bir masal gibi söylene söylene ocak başlarında
zamanın küllenen yüreğinde duracağım. - "Sevgilim
Önce ölümden, sonra senden doğdum ben.." - ''Ey acıdan damıtılmış yaşama sevinci;
sen ne güzel, ne büyük, ne değerlisin!'' - "Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü"
- "İçimde dünyanın bütün akşamları
Tuttum ağzının sabahına sözler söyledim
Ey güzelliğin ölümden büyük yaşama gücü
Yalnız ölenler unutur birbirini
Seni sevmeye yeni başladım.." - bir masal gibi söylene söylene ocak başlarında
zamanın küllenen yüreğinde duracağım.