Gitmek, uzaklar, en huzurlu hayatların bile, gizli-açık diplerde depreşen yatışmaz isteği, ruh kamçısıdır. Bizler, bir mekandan, bir insandan, bir yerden, kısa süreli de olsa uzaklaşarak, hayatımıza yeni yaşam alanları açabilir, yeni duygular ekleyebiliriz. Ayrılık, zorunlu ya da gönüllü, bir kopuşu, bir acıyı, kimi durumlarda bir vefasızlığı ve ihaneti imlese de, içinde daha geniş bir yaşama potansiyeli taşıyan bir insanlık halidir. Hepimizin belki de acıyla özgürleştiği, geçmişin değerini bulduğu, geleceği büyüttüğü bir beşinci mevsimdir. Hiçbir ayrılık gitmekle özdeş değildir. Gerçek ayrılık tam anlamıyla bir unutuşla başlar.
Diğer Şükrü Erbaş Sözleri ve Alıntıları
- "Sevgilim
Önce ölümden, sonra senden doğdum ben.." - ''Ey acıdan damıtılmış yaşama sevinci;
sen ne güzel, ne büyük, ne değerlisin!'' - "Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü"
- "İçimde dünyanın bütün akşamları
Tuttum ağzının sabahına sözler söyledim
Ey güzelliğin ölümden büyük yaşama gücü
Yalnız ölenler unutur birbirini
Seni sevmeye yeni başladım.." - bir masal gibi söylene söylene ocak başlarında
zamanın küllenen yüreğinde duracağım. - "Sevgilim
Önce ölümden, sonra senden doğdum ben.." - ''Ey acıdan damıtılmış yaşama sevinci;
sen ne güzel, ne büyük, ne değerlisin!'' - "Sevmeyi özledim biliyor musunuz? Kayıtsız şartsız bir gülüşü"
- "İçimde dünyanın bütün akşamları
Tuttum ağzının sabahına sözler söyledim
Ey güzelliğin ölümden büyük yaşama gücü
Yalnız ölenler unutur birbirini
Seni sevmeye yeni başladım.." - bir masal gibi söylene söylene ocak başlarında
zamanın küllenen yüreğinde duracağım.