Füreya Ankara'ya ilk gittiğinde onu bir haya - AlıntıSöz

Füreya Ankara'ya ilk gittiğinde onu bir hayal kırıklığı bekliyordu. O konuda çok kitap okuduğu için çok iyi bildiği Fransız Devrimi'ni gerçekleştiren aydınlar gibi, Ankara'da münevver bir çevre bulacağını sanmıştı. Devrimin arka plandaki kahramanları, o müthiş kafalar, filozoflar, düşünürler, elbette Paris'te olduğu gibi, Ankara'da da Atatürk'ün yakınında olacaklardı. Ama ne acı ki Mustafa Kemal'in yakın çevresi bomboş insanlarla doluydu. Hiçbirinde ne kültür, ne birikim ne de sanat tutkusu vardı. Füreya'nın on beş yaşında okuduğu kitapları bu insanlar duymamışlardı. Radyoda tüm gün çalan klasik müziği bile dinlemiyor, gecenin geç saatlerinde, ancak kantolar, göbek havaları söylüyorlardı. Atatürk büsbütün büyüdü gözünde. Evet, savaşı silah arkadaşlarıyla birlikte kazanmıştı şüphesiz. Ama cumhuriyet sonrası verdiği savaşta yapayalnızdı. Sadece kendi saçtığı ışıkla parlıyordu etrafı. Ve o ışık, halkı aydınlatır ısıtırken kendi yakın çevresi karanlıkta kalıyor ışıktan nasibini alamıyor gibiydi. Atatürk'ün yakınındakilerin tek hünerleri, bu büyük dehaya olan bağlılıklarıydı. Onun projelerine destek veriyorlardı, o kadar.

Diğer Ayşe Kulin Sözleri ve Alıntıları