Bir insan yaşlanır; kendi içinde yaşlılığı - AlıntıSöz

Bir insan yaşlanır; kendi içinde yaşlılığın yanı sıra gelen o köklü yorgunluk, halsizlik, rahatsızlık duygusunu duyar; böyle duyunca da, kendini sadece hasta sanır, sıkıntılı durumun belli bir nedenden ileri geldiğini, hastalıktan kurtulunduğu gibi bundan da kurtulacağını umut ederek, korkularını uyutur. Boş düşler! Hastalık yaşlılıktır; hem pek korkunç bir hastalık. Derler ki, insanlar yaşlandıkça ölüm ve ölümden sonra gelen şeyler onları dine yöneltiyor. Ama benim kendi deneyimime göre, bu gibi korku ve düşleri bir yana bırakırsak, dinsel duygu yaşlandıkça daha bir gelişiyor; gelişiyor çünkü, tutku duruldukça, düşler ile duyular daha az etkilenebilir, daha az heyecan duyabilir bir hale geldikçe, mantığımız eskiden uğraştığı gibi düşler, istekler, dalgınlıklar tarafından daha az gölgeleniyor, o zaman Tanrı sanki bir bulutun arkasındaymış gibi birden çıkıveriyor; ruhumuz nur kaynağını duyuyor, görüyor ve ona doğru yöneliyor; ister istemez kaçınılmaz bir biçimde dönüyor; çünkü duyular dünyasına canlılığını ve çekiciliğini veren her şeyin bizden sızarak aktığı doğal varoluşun içeriden ve dışarıdan bir takım izlenimlerle desteklemez olduğu bu zamanda, duran, bizi aldatmayan bir şeye dayanmak gereği duyuyoruz bir gerçeğe, salt ve sonsuz bir gerçeğe. Evet ister istemez Tanrıya dönüyoruz, çünkü bu dinsel duygu, yaratılışı gereği bu yaşantıyı duyan ruha öyle katıksız ve kıvançlı gelir ki, bütün öteki yitirdiklerimizin yerini alır.

Diğer Aldous Huxley Sözleri ve Alıntıları