Bahadıroğlu: Babam anlatırdı: Doğduğum düny - AlıntıSöz

Bahadıroğlu: Babam anlatırdı: Doğduğum dünyanın Halkçıları (yani o zamanlar iktidarda olan CHP ileri gelenleri) bir elleri yağda bir elleri balda yaşarken halk alabildiğine garibandı, neredeyse bir dilim ekmeğe muhtaçtı. Dedik ya, devir fakr-ı mutlak devri. Şekersizlikten baklavalar üzüm pekmeziyle yapılıyor, çay bulabilen bahtiyar, çayına pekmez katıp içiyordu. Zaten İsmet Paşa'mız öyle buyurmuştu: Köylünün şekere ihtiyacı yok, pekmezle idare etsinler. Pekmezi olmayan ne yapsın, ölsün mü?.. Şekersizlikten kim ölmüş ki? Şekersizlikten değil, ama doktorsuzluktan, ilaçsızlıktan ölüyorduk. Köylü sefil, köylü aç, köylü biilaçtı. Çocuklar, beslenme yetersizliğinden dolayı şiş karınlıydı. Çöp bacaklarımıza ağır gelen şiş karınlarımızla yalpalayarak yürürdük. Anadan yarı üryan oynar, altı delik çarıklarımızla kar üzerinde yürüyüp izimizi belli ederdik. (...) Annelerimizin evlerindeki ilkel tezgahlarda dokudukları kumaşı denize indirip beyazlayana kadar yıkardık. Sonra annelerimiz diker, biz giyerdik. Köylü, takım elbiseyi ancak rüyalarında görürdü. - Sayfa 252, 253

Diğer Yavuz Bahadıroğlu Sözleri ve Alıntıları