Ahmedin sarışın, kıvır kıvır, altın sarıs - AlıntıSöz

Ahmedin sarışın, kıvır kıvır, altın sarısı, parıltılı sakalı uzundu, dalga dalgaydı. Kirpikleri, iri, duru mavi gözlerine bir keder özlemi katıyordu. Uzun boyluydu Ahmet. Saçları kıvır kıvır alnına dökülüyordu. Uzun ince yüzü yaralı bir karacanın acılı yüzünü ansıtıyordu. Bütün insanların kederi, özlemi, tutkusu gelmiş de bu yüze birikmiş. Bir düşte, bir büyüdeydi Ahmet. Aydınlık buğu ardındaydı yüzü. Görenin kanını kaynatan, uzak, bilinmez bir dünyanın ateşine alıp götüren bir tadı vardı duruşunun, bakışının. Gülbahar Ahmedi çok eskilerden tanır gibiydi. Sanki birlikte doğmuşlar, birlikte büyümüşlerdi. Öylesine aşinalık duyuyordu ona... Belki belki, kim bilir. Düşlerinde görmüştü belki de... Öylesine bildik, öylesine yakın.

Diğer Yaşar Kemal Sözleri ve Alıntıları