20.yüzyılın sonunda, doğayı aşmamız gerekti - AlıntıSöz

20.yüzyılın sonunda, doğayı aşmamız gerektiği vurgulanıyordu. Darwin'in bu işle hiç alakası olmasa da, bu görüşün reklamı Darvinci diye yapılıyordu. Darwin de benim gibi insanlığımızın diğer hayvanlarla paylaştığımız sosyal içgüdüler üzerine temellendiğini düşünürdü. Bu görüş, temel içgüdülerini aşacak tek tür olduğumuzu iddia etmekten çok daha iyimser belli ki. İkinci görüşe bakılırsa, insan terbiyesi incecik bir kabuktan ibaret - miras almaktan ziyade icat ettiğimiz bir şey. Ne zaman onurlu denemeyecek bir şey yapsak, cila teorisyenleri bize altta yatan korkunç çekirdeği hatırlatacak: Alın size insan doğası! (...) Şempanzeler böylece hırçın insan doğası fikrini güçlendirmiş oldular; halbuki pekâlâ tam tersini de yapabilirlerdi. Ne de olsa şempanzelerde şiddet öyle her gün rastlanan bir hadise değil: Bilimcilerin onu ortaya çıkarması onlarca yıl sürdü. Keşiflerinin tek yönlü etkisinden rahatsız olan Goodall da şempanzelerin iyi yönlerini, hatta merhametlerini aydınlatmak için kahramanca çarpıştı, ama beyhude. Bilim kararını vermişti: Katil daima katildir. Şempanzeler şiddet kullanıyor olabilirler ama aynı zamanda toplumlarının güçlü denetleme mekanizmaları ve dengeleri vardır. (...) Şempanzeler potansiyel bir şiddet bulutu altında yaşar; hem hayvanat bahçelerinde hem de doğada bebek katli önde gelen ölüm sebeplerindendir. Ama neticede, bir tür olarak bizim ne kadar saldırgan olduğumuzu tartışırken, şempanze davranışı yapbozun sadece bir parçasını oluşturur. Asıl en yakın atamızın davranışı bize daha çok şey söylerdi. Maalesef onlara dair bilgimizde büyük gedikler var, hele 10.000 yıldan daha geriye baktığımızda. Daha önceden de, son birkaç binyılda olduğumuz kadar gaddar olduğumuza dair sağlam kanıtlar yok. Evrim açısından birkaç binyıl devede kulaktır. Milyonlarca yıl önce dünya üzerindeki nüfuslarının ne kadar az olduğu düşünülürse, atalarımız, birbiriyle kavga edecek fazla bir şeyi olmayan küçük avcı-toplayıcı grupları halinde rahat bir hayat sürdürüyordu belki de. Bu, onların dünyayı fethetmelerine mani değildi. En iyi uyum sağlayanların hayatta kalması, onlar tarafından uyum sağlayamayanların ortadan kaldırılması olarak algılanır sıklıkla. Ama evrim yarışını daha iyi bir bağışıklık sistemine sahip olmakla ya da yemek bulma konusunda daha becerikli olmakla da kazanabilirsiniz. Doğrudan çatışmayla bir tür nadiren bir diğerinin yerini alır. Dolayısıyla Neanderthalleri ortadan kaldırmamış olabiliriz; sadece soğuğa daha iyi direndik ya da avcılık konusunda daha başarılıydık belki. Başarılı insansıların, çapraz döllenme yoluyla daha az başarılı olanları soğurmuş olması da kuvvetle muhtemel. Bu yüzden de Neanderthal genlerinin halen bizde varlığını sürdürüp sürdürmediği cevaplanmamış bir soru.

Diğer Frans De Waal Sözleri ve Alıntıları