(...) Kalabalığın arasından çıkan bir adam e - AlıntıSöz

(...) Kalabalığın arasından çıkan bir adam elindeki kartviziti kapıdaki görevliye uzatır: Şeyyy, bunu size vermemi istediler... Daha önce uzattığı kartviziti okuduğu hiç kimseyi içeri almayan görevli, göz attığı kartvizitte klasik bir istekle karşılaşır: Kart hamili yakınımdır, maça alınmasını rica ederim.
Karşısındaki adamı kovmadan önce ne olur ,ne olmaz diyerek kartın arka yüzünü çeviren görevlinin gözleri, okuduğu isim karşısında fal taşı gibi açılır: Beyefendi sizi Altan Erbulak mı gönderdi?
Bir arkadaşının eline kartvizitini vererek maça gönderen Altan Erbulak'tır. Görevli, Siz lütfen içeri buyurun diyerek ünlü sanatçının arkadaşını Basın ve Şeref Tribünü'nün kapısından içeri alır. Haliyle de, elinde bir kartvizit olduğu halde maça alınmayanlar homurdanır. Kapıdaki adam sert çıkar: Duymadınız mı yahu, adam Altan Erbulak'ın yakını
O gün, kapıdan içeri giren adam Altan Erbulak'ın ta kendisidir!
Bir önceki Fenerbahçe-Galatasaray maçına giden Altan Erbulak, gazeteci kimliğiyle Basın ve Şeref Tribünü'nün kapısından içeri girerken, aynı görevli tarafından durdurulur...
Ünlü sanatçı Ben, Altan Erbulak dese de, görevli karşısında duran 1.64 boyundaki adama bakarak şunu söyler: Sahtekar, koskoca Altan Erbulak böyle mi olur?
Altan Erbulak, tarihimizde, kendi kartvizitiyle kendine torpil yapan tek insandır!

Diğer Sunay Akın Sözleri ve Alıntıları