Hiçbir hanedan mensubunun kanı dökülmez, ancak boğularak öldürülürdü. Bu neden böyleydi acaba? Kanları başka renkte miydi, yoksa öyle olduğunu sanmamızı mı istiyorlardı? Kanlarının biz zebciler gibi kırmızı olduğunun görülmesinden mi korkuyorlardı?

"Büyük şehrin yüzünü silerek birbirine benzettiği,kimliksiz kalmış milyonlarca insandan biriydim."

Beni alıp tekrar karnına soksan bile koruyamazsın artık .

Beni alıp tekrar karnına soksan bile koruyamazsın artık anne .

Boş inançlar sahiden boştur, gerçeği yansıtmazlar ama yine de insanlık bütün yaratısını, sanatını onlara borçludur. Maya zigguratlarının dört tarafının da merdiven olması nasıl bir saçma düşünceye dayanıyor bilir misiniz; vahşi ormanda yılandan korkan Mayalar bu sürüngeni kutsallaştırıyor ve günün her saatinde, güneş nerede olursa olsun yere yılan gölgesi düşmesi için piramidi bu şekilde yapıyor. Sonuç ne? Saçma sapan bir inançtan doğan müthiş bir estetik. Dünyadaki bütün tapınaklar, altarlar, piramitler gibi.

Sorunuz da haklı, yani manastırı, Hristiyanlığın en eski inancı, bir pagan tapınağının üstüne yapılır diye sormanız normal. Ama güneş Tapınağı?nın bir anlamı kalmamıştı artık. Sanırım sebep buydu. Ne de olsa yeni bir yapıyız biz, çok yeni. Ancak 1600 yıllık tarihi var manastırın, altındaki tapınak ise 4000 yıl. Bu yörede 1600 yıl öncesi, dün sayılır.

Yezidiler, yaratıcımıza inanmıyorlar bence. Melek Tavus?ları var.

Yezidiler, yaratıcımıza inanmıyorlar bence. Melek Tavus?ları var. İslam gibi bizim dinimize göre de sapkınlar, Yahudilere göre de. Ama ne kadar gayret ederseniz edin, o kör inançlarından vazgeçmiyorlar. Tavus kuşuna tapılır mı hiç İbrahim. Tarihin en çok soykırıma uğramış halkı onlar ama Nuh diyor peygamber demiyorlar. İnançları çok katı!

Allah uyuz versin de tırnak vermesin, şeklindeki beddua favorim olarak başköşeye yerleşti. Allah uyuz versin de tırnak vermesin, ne demekti, ne korkunç bir işkenceydi kim bilir. Demek ki bazı acıları ölüm bile unutturamıyor, bazı davranışlar ölümden sonra bile bağışlanmıyor diye düşünüyorum.

Şikâyet ettiğimi sanma sakın, Sevgilinin ayakları altında ezilen üzüm gibi Lal renkli şaraba dönüştüm ben Bu yüzden razıyım ezilmeye. Daha üzüm asması yaratılmadan sarhoş olanım ben Sen doğmadan önce aşkınla berduş olanım ben.