- "Ruhumda ezici bir şüphenin kalktığını hissettim.Onunla alelade bir çapkınlık macerası yaşamaktan korkuyordum. Bunu yapamazdım. Kürk Mantolu Madonna' yı bu halde görmektense, onun tarafından, aptal, acemi yerine konmayı tercih ederdim. Fakat bu ihtimalde üzücüydü. Ayrıldıktan sonra arkamdan güleceği, saflığımla, cesaretsizliğimle alay edeceğini düşünmek, bütün insanlara arkamı büsbütün dönmemi, herkesten ümidimi keserek tamamen kendi içime kapanmamı icap ettirecek kadar ağır neticeler verebilirdi."
- "Onun yüzünün bana yaklaştığını, gözlerinin, o zamana kadar gördüklerimden çok daha sıcak bir ifadeyle, beni adeta kucakladığını gördüm."
- "O zamana kadar bütün insanlardan esirgediğim alaka, hiç kimseye karşı tam manasıyla duymadığım sevgi sanki hep birikmiş ve muazzam bir kütle halinde şimdi bu kadına karşı meydana çıkmıştı."
- "Bu kadar büyük bir saadetin böyle kolayca gelivermesi tabii değildi."
- "bütün yakınlaşmalar, bütün birleşmeler yalancıdır. İnsanlar ancak muayyen bir hadde kadar birbirlerine sokulabilirler, üst tarafını uydururlar; ve günün birinde hatalarını anlayınca, yeislerinden herşeyi bırakıp kaçarlar."
- "İnsan atine acıkmış kimselerle karşı karşıya bulunmak mecburiyeti beni sıkıyor.Bazen öyle bakışları varvi buna hayvanlık diyemeyeceğim... Yalnız bu kadar olsa, gene tabiidir. Bu, hayvanlıktanda aşağı bir şey..."
- " Aşk hiç de sizin söylediğiniz basit sempati veya bazen derin olabilen sevgi değildir. O büsbütün başka, bizim tahlil edemediğimiz öyle bir histir ki, nereden geldiğini bilmediğimiz gibi,günün birinde nereye kaçıp gideceğini de bilemeyiz..."
- "Ömrünün en güzel gecesini, ömrünün bu en korkunç gününün takim etmesi mi mukadderdi? Neydi bu içinden çıkılmaz meseleler? Neydi bu mavi göğe vaya sevgili bir yüze bakmayı zevk olmaktan çıkaran hisler ve üzüntüler?"
- "Artık dünyada tek bir şeye inanıyorum: O da tecrübe.
- "Saadet, hayatı olduğu gibi kabul etmektir."