- Yalnız, gökyüzündeki yıldızlardan çayın dibindeki çakıllara, doğu tarafından kopup gelen bulutlardan batı tarafındaki denize kadar uzanan ve yayılan bu kocaman gecenin içinde, yapayalnızdı. Düşüncelerini hangi istikamete koşturursa koştursun, karşısına kimse çıkmıyordu. Şu anda bu koskoca dünya üzerinde kendisini düşünen bir tek kişi bile mevcut olmadığına o kadar emniyeti vardı ki, acı bir kabadayılıkla kendisi de hiç kimseyi düşünülmeye layık bulmuyor; fakat bundan sebebini anlayamadığı bir üzüntü duyuyordu. Acaba onu sahiden hiç düşünen yok muydu ve o hiç kimseyi düşünmemekte, kendini yalnız bulmakta bu kadar haklı mıydı?
- *Bir insanın diğer bir insanı, hemen hemen hiç bir şey yapmadan, bu kadar mesut etmesi nasıl mümkün oluyordu? *...insanların birbirlerini aramaları, bulmaları ve birbirlerinin içini seyretmeleri için konuşmanın neden muhakkak surette lazım olmadığını, neden bazı şairlerin boyuna, tabiatın güzelliği karşısında yanlarında konuşmadan gidecek birini aradıklarını anladım. *İnsan, tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere pek çabuk alışıyor ve katlanıyor. *Beni, bütün ömrümce bir meçhulü, mevcut olmayan bir şeyi aramaya mahkum ediyordu. *...''Bu böyle olmayabilirdi!'' düşüncesi, yoksa insan mukadder telakki ettiği şeyleri kabule her zaman hazır.
- ''Büsbütün başka bir hayat, daha az gülünç ve daha çok manalı bir hayat istiyorum. Belki bunu arayıp bulmak da mümkün... Fakat içimde öyle bir şeytan var ki... bana her zaman istediğimden büsbütün başka şeyler yaptırıyor. Onun elinden kurtulmaya çalışma boş.. Yalnız ben değil, hepimiz onun elinde bir oyuncağız... Senin dünyaya hakimiyet planların bile eminim ki onun mahsulü..''
- 'Demek hayat böyle iki adım ilerisi bile görülmeyen sisli ve dalgalı bir denizdi. Tesadüflerin oyuncağı olacak olduktan sonra ne diye bir irademiz vardı? Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı? Yaşayışımıza ve etrafımıza şekil vermek arzusuyla dünyaya gelmek ise hayatın ve muhitin verdiği şekli kolayca alacak kadar boş ve yumuşak olmak daha rahat, daha makul değil miydi?'
- ''Büsbütün başka bir hayat, daha az gülünç ve daha çok manalı bir hayat istiyorum. Belki bunu arayıp bulmak da mümkün... Fakat içimde öyle bir şeytan var ki... bana her zaman istediğimden büsbütün başka şeyler yaptırıyor. Onun elinden kurtulmaya çalışmam boş.. Yalnız ben değil, hepimiz onun elinde bir oyuncağız... Senin dünyaya hakimiyet planların bile eminim ki onun mahsulü..''
- Ben dünyada bu kadar güzel gülen, güldüğü zaman bu kadar güzel olan insan görmedim.
- "Bir kitabı okurken ki iki saatin, ömrümün birçok senetlerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu farkedince, insan hayatının ürkütücü hiçliğin düşünür ve yeis içinde kalırdım."
- "Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senetlerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu farkedince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım."
- "Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senetlerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu farkedince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım."
- Bir kitabı okurken geçen iki saatin, ömrümün birçok senetlerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu farkedince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür ve yeis içinde kalırdım.