"Göreceksiniz ya, ben dünyadan ziyade kafamın içinde yaşayan bir insanım."
"Hayatta hiçbir zaman kafamızdaki kadar harikulade şeyler olmayacağını henüz idrak etmemiştim."
...Fakat bunu düşünürken yalnız o adamların dışlarına bakarız; onların da birer kafaları,bunun içinde,isteseler de istemeseler de işlemeye mahkûm birer dimağları bulunduğunu,bunun neticesi olarak kendilerine göre bir iç âlemleri olacağını hiç aklımıza getirmeyiz.
"Göreceksiniz ya, ben dünyadan ziyade kafamın içinde yaşayan bir insanım."
İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rastgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyorlar.
Bir teklif ve bir kabul... Kısa münakaşasız ve hesapsız! Bundan daha güzel bir ayrılık olamazdı...
Çünkü içten duyulan şeyler hep yanlış anlaşılır. ... Çünkü azınlıkta kalanlar çok olanlara nedense tepeden bakarlar.
Kitaplarla zifafa girmesini bilen adam, beşerliğinden kurtulmaya başlamıştır. Ve biz daima, daima beşeriz.
Çünkü öyle anlar olur ki, insan, çok cüretli denebilecek şeylere bile kalkar, hiç akranı olmayanlara bile hücum eder; fakat hücum edeceği şeyin yalnız bir fikir, görünmez bir kuvvet, bir "tesadüf" olması, onu yerine oturmaya mecbur eder...
Bu ölü toprakların üstünde hiçbir şey ölmek ve öldürmek kadar kolay değildir.
Mustafa İslamoğlu
Zülfü Livaneli
Gabriel Garcia Marquez
Mürvet Sarıyıldız
Necib Mahfuz
William Golding
Cahit Zarifoğlu
Jon Krakauer
Afşar Timuçin
Nihat Genç