- ''Artık soru sormuyoruz.'' dedi. Zeynep bir an güneşe baktıktan sonra, ''Ne garip şey sormaya son vermek.''
- Bir insanın ana fikri kalbi, özeti de vicdanıdır...
- ''...Ben bir şey istedim, Yazgı başka şey istedi...''
- "Bir akşam bana 'Bir adam neye gerek bu ülkede Said?' diye sormuş ve cevap vermemi beklemeden 'silaha ve kitaba' demişti. 'Silah geçmişini halletmek içindir, kitap ise geleceğini. Bu yüzden kendini eğitmeli, kitap okumalısın.' "
- "Zaman, insanın kollarına aldığı nazik bir çocuk gibiydi, geleceği ele vermiyordu. Yanıyordu: işte o kadar! Ve ona öyle geliyordu ki, göğsündeki ateşle gökyüzünde seyreden yıldızları yakan ateş aynı ateşti. Bizler gizemli yaratıklardık, sırlarını Yaradan'dan başka kimsenin bilmediği ve bilemeyeceği."
- Ne kadar çok mezar var gözün görebildiğince uzanıyor. Mezar taşları teslimiyetle kaldırılmış elleri andırıyor, her ne kadar artık onları kimse tehdit edemese de. Başarıyla başarısızlığın, katille kurbanın bir araya geldiği, hırsızla polisin ilk ve son olarak huzur içinde yan yana yattığı bir sessizlik ve hakikat kenti.
- "Gördüklerimden hasıl olmadıkça nankörlükten başka bir şey değildir tutku." Odayı dolduran bir sesle, "Yüreklerinin gözleri açık ama zihinlerinin gözleri kapalı!" dedi. Said gülümsedi elinde olmadan. Varlığımın bu yüzden farkında değil demek. Ama, ben de, kendi benliğimin tam olarak farkında değilim.
- Biliyorsun şiirin yaşamım olduğunu, iki dizenin birleşmesi bir ezgi doğurur ki, göksel dansın kanatlarıdır onlar.
- Can sıkıntısı en duyarlı vicdanı bile vurdumduymaz yapar.
- Bekleme salonunda Ömer bir kez daha resme baktı. Çocuk ufka bakarak tahta atını sürüyordu yine. Toprakla buluşan bu ufuk muydu ? Milyonlarca ışık yılı yol alan yıldız ışınlarının gördüğü neydi ? Bir doktorun yanıtlayamayacağı sorular da vardır.