- Ah Hazel Grace, hiç sorun değil. Kalbimin senin tarafından kırılması bir onur olurdu.
- Tanrım, değiştiremeyecegim şeyleri kabul etmem için sükunet, değiştireceklerimi değiştirebilmem için cesaret ve aradaki farkı bilmem için akıl ver. ? Aynı Yıldızın Altında, John Green (Sayfa 17)
- Rastgele büyük harf kullanma taraftarıyım. Büyük harf kullanma kuralları ortadaki kelimelere hiç adil davranmıyor...
- Seni seviyorum... Seviyorum. Seni seviyorum ve doğru şeyleri söylemek gibi basit zevklerden kendimi mahrum etmeye pek meyilli değilim. Seni seviyorum ve sevginin boşluğa atılan bir çığlık olduğunu ve unutulmanın kaçınılmazlığını, herkesin ölüme mahkum olduğunu ve tüm çabamızın toza dönüşeceği bir günün geleceğini biliyorum ve güneşin elimizdeki tek dünyayı yutacağını da biliyorum ve seni seviyorum.
- Ama gerçek aşka inanıyorum, tamam mı? Herkesin gözü olacak ya da kimse hasta olmayacak diye bir şey yok ama herkes gerçek aşkı tanımalı ve bu, hayatın ne kadar sürüyorsa o kadar sürmeli.
- ''Bir şeyin parçalanmamasını dilemeyi bıraktığınızda parçalandıklarında acı çekmeyi de bırakırsınız.''
- "Anlaşılan dünya bir dilek fabrikası değilmiş."
- Korku beni çaresizlikle dolu bir panik tarafından ele geçirilmiş bir halde bırakıyor... Ciğerlerimin havasız kalması gibi bir panik değil bu, atmosferin kendisinin havasız kalması gibi.... ? Kağıttan Kentler, John Green (Sayfa 114)
- Kendin olmakla o kadar meşgulsün ki ne kadar emsalsiz olduğuna dair hiçbir fikrin yok.
- Ve sonra yaşam süreleri uzamaya başlamış, insanlar daha fazla geleceğe sahip olmaya başlamış. Böylece konu hakkında daha çok düşünmek için daha fazla zaman harcamışlar. Gelecek hakkında.. Ve şimdi hayat gelecek haline geldi. Hayatın her anı gelecek için yaşanıyor.... ? Kağıttan Kentler, John Green (Sayfa 29)