- Ayna ışığı ne kadar yansıtırsa yansıtsın bir karanlık yanı elbet bulunuyordu.
- Hatayı itiraf etmek sevgiyi güçlendirir.
- Sultanlar ve şahlar birbiriyle savaşırken harcayacakları kuvvet ve mesaiyi üretmeye harcasalardı eğer, elbette tabiat onlara her nimeti sunar,Allah da geçimlerini bereketlendirirdi.
- Sevgilisinin eli eline ilk kez değdiğinde titreyen genç kız sordu: ? Laleyi sever misin?? ? Yanağının renginden mi?..? ? Hayır aşkımın renginden; mor lale!..?
- Âlemde sevgiden büyük bir umut da, sevgiden öte bir korku da yoktur. Sevgiliden korkmak, korkunun en yüksek derecesi, sevgiliden umut etmek umudun en yüksek kertesidir. Sevgilisi olmayan biri, yaşadığını sansa da yürüyen ölüden ibarettir!...
- Aşk... Ezelde bir merhaba idi; hâlâ ki odur... Fatih'in veziri olan şair Ahmet Paşa bir beytinde, aşkındaki sadakati ve tutarlılığı anlatabilmek için, ? Cânıma bir merhaba sundu ezelde çeşm-i yâr Şöyle mest oldum ki gayrın merhabâsın bilmedim? deyiverir. Kolay bir söyleyişe göre çok güçlü bir hayal!.. Öyle ki Ahmet Paşa hakkında tezkirelerin "Türk şiirine parlaklık ve güzelliği ilk o vermiştir." hükmünü doğru çıkartır. Günümüz diliyle şöyle demek: "Ezel gününde sevgilinin gözü bana bir merhaba lûtfetti. O gün bu gündür, o bakışın mestliğiyle başka birinin merhabasını hiç tanımadım."
- "Şahbazlarım, kurtlarım! Şahine per gerektir, meydana er gerektir!.. Ata meydan, yiğide şan gerektir. Ve sen, beyaz atının üstündeki süvari; sen, doru atın dizginlerini tutan sipahi; sen, eli mızraklı yiğit azap ve sen kılıcının yalabığı alnına vuran yeniçeri, sen yüreği çelikleşen yiğit, gazan mübarek ola!."
- Yağmurlu ikindilerde görülen hüzünlü bir rüya gibiydi hayat.
- ne olandan ne de olacaklardan bi haber kaç zaman geçtiğini bilmiyorum; kendimi Leyla'nın hayaline sarınmış olarak bırakıverdim savaşın içine...
- Demek insanların ihtirasları bilimi boğmaya başlayınca gerçeklerden ziyade kurallar öne çıkıyor, hakikat yoldan sapmaya başlıyordu.