- Günümüz Hıristiyanlarını bizi yakmaktan engelleyen şey insanlığa karşı duydukları sevgi değil, bu sevginin güçsüzlüğüdür.
- Asker ruhlu kişi, barışçıl koşullarda, kendi kendisine saldırır.
- Bilgili kişide acıma hayli gülünç duruyor.
- Eğer insan, korkunun nedeni olan tehlikeyi ortadan kaldırabilirse, aynı zamanda bu ahlakı da ortadan kaldırmış olacaktır. O artık gerekli olmaktan çıkacak, bir daha kendi kendisini gerekli göremeyecektir. Her kim, günümüz Avrupa'sında hakim olan bilinci inceleyecek olursa binlerce ahlak katı ve saklı kovuğundan daima aynı buyruğu çekip çıkaracaktır, sürünün korkaklığının buyruğudur bu. "Bir gün, korkulacak bir şeyin kalmamasını diliyoruz!" Bir gün. İşte o güne giden yol ve istem, şimdilerde, günümüz Avrupa'sının tamamında "ilerleme" olarak adlandırılıyor.
- Tek tek bireylerde deliliğe ender rastlanır. Fakat topluluklarda, partilerde, uluslarda ve çağlarda bulunması kuraldır..
- Hıristiyancadır, duyuların yol açtığı sevinçten, neşeye neden olan her şeyden nefret etmek.
- İnsanlar "inanç"ları hakkında konuşur, içgüdülerine göre eyler.
- Alçakgönüllü yaşamları bir görev gibi görünür ve bu alçakgönüllülük, dindarlıklarının bir kanıtı daha durumuna gelir... Şu alkçakgönüllü, namuslu, yardımsever düzenbazlık!
- Hıristiyan karşıtı olmayan hiç kimse bir dilbilimci ya da hekim olamaz. Çünkü dilbilimci "kutsal kitaplar"ın ardını görür, hekim olan da tipik Hıristiyan'ın işlevbilimsel yozlaşmasının ardını. Hekim "kurtuluşu yok" der; dilbilimci "düzenbazlık."
- İnsan bilimselleşince rahiplerin ve Tanrıların işi biter!