- Belleğinde sayılar uçuşuyordu ve tarihin gördüğü otuz kadar büyük vebanın yaklaşık yüz milyon kişinin ölümüyle sonuçlandığını aklından geçiriyordu. Ancak yüz milyon ölü nedir? Savaşta insan ölüyü diriyi bilmez. Nasıl ölü bir adam ancak ölü halde görüldüğünde önem taşırsa, tarih sahnesine saçılmış yüz milyon ceset de hayalimizde silik bir görüntüden başka bir şey değildir.
- Dingin ve karanlık suların karşısında kızaran odunlar, kıvılcımların çıtır çıtır çıtırdadığı gecenin içindeki o meşale kavgaları ve tetikte duran göğe yükselen zehirli, yoğun dumanlar düşünülebilirdi. Korkuya kapılabilinirdi...
- Vali yerinde kımıldandı ve durum ne olursa olsun bunun iyi bir düşünce biçimi olmayacağını bildirdi. ? Önemli olan düşünce biçiminin iyi olup olmaması değil, düşündürmesidir, dedi Castel.
- Rieux ona nasıl olduğunu sordu. Cottard yerine otururken iyi olduğunu ve kimsenin kendisiyle ilgilenmediğinden emin olursa daha da iyi olacağını homurdanarak söyledi.
- Rieux, valiye telefon etmeye karar verdi: - Önlemler yetersiz. ? Elimde sayılar var, dedi vali, aslında endişe verici. - Sayılar endişe vericiden öte, açık. ? Genel hükümetin emirlerini isteyeceğim. Rieux, Castel'in karşısında telefonu kapadı: ? Emirmiş! Biraz da hayal gücü gerek.
- Telgrafta şöyle deniyordu: 'Veba durumunu ilan edin. Kenti kapatın!'
- Akıl, yürek ve tenle birbirine bağlanan varlıklar, on sözcüklük bir telgrafın büyük harflerinde o eski birlikteliğin işaretlerini arayacak hale geldiler. Ve bir telgrafta kullanılabilecek kalıplar çabuk tüketildiğinden uzun, ortak yaşamlar ya da acılı tutkular çok geçmeden, 'İyiyim. Seni düşünüyorum. Sevgiler' türünden belli aralıklarla yinelenen hazır kalıplarla özetlenir oldu.
- İnsan eninde sonunda herşeye alışır.
- Yıllardan beri ilk defa olarak içimde, aptalca bir ağlama arzusu uyandı, çünkü bütün bu insanların benden ne kadar nefret ettiklerini hissetmiştim.
- Değil mi ki yaşam bir yerde ölümle -yani yoklukla- sonuçlanıyor, öyleyse nedir bu didinip durma, bu yedim-içtim, aldım-verdim, benim-senin kavgasının anlamı?